çok uzaklarda yankılandı
yanık bir ses
güller üzerine atlamış alevin
gökyüzünü dumandan korumak için
oyuk dertlerin ak olduğu vakitler var
ay güneşi kıskanıp sarardı
kaybolmuş ışıklarla berabersin
söylemene gerek yok nereye gideyim
kararmış filigrana sakladığım yeminimsin
hiç gerek yok ben yolu bilirim
lale hangi mevsime güzel kokar, bahardan başka
tılsım kaplı pelerinini zamanda
bir o yana bir bu yana savurdun
öksüz bulutların tane dolu ağlayışlarında
köksüz bir çınar ağacına kavuştun
söyle şair sen ordasın ben burada
kağıda bastırdım kurşunu
içten içe güzelsin
olduramıyorsun bazen
bugün fidan yarın kırıksın
burada kimse büyümez
hırçın renkler biçimledi tuvali
kaskatı kesilmiş aristo heykeli
damla sudan kopamamış
su Afrika`yı yaşatmaya gitmiş
Bir
İhtimalin güzel, seni anlatmak zor.
Güz`e aşık olmuş bir leyleğim ben.
Sürüden kopmuş, divane olmuşum ben.
Yalnızlık sokağıma kuru yapraklar düşerken,
korkmadan seni beklemek epey zor.
sarmaşık koridorumu sardı
salyangozu izliyorum, gülüyorum
ateşime odun atan gecelerimi süzüyorum
bilmiyorum kadın, ben de bilmiyorum
ağlayacak mıyım yoksa gülecek miyim
ne söyleyeceğim sana bu şiirde
Dört bir yandan sarıldı gölgeler
Her sokak başında ayrı bir acı
Sabahtan beri kuruyup giden sevgiler
Her evde ayrı bir çağrı
Betondandır belki, yollarımızda yüreğimizde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!