Hayatı algılayabilirsem
Benim olduğunu anlarım
Bilirim hiç kimse hayatıma
Benim için anlam katamaz
Cebime bedava para koyan
İnanın hiç bulunmaz
Karnım guruldarsa
Tersçe bakarlar bana
Hiç kimse demez
Karnı aç mı?
Neden yemedi?
Karnımın gurultusundan
Hemen rahatsız olurlar
Kendimi düşündüm
Ya ben, nasılım diye?
Açlar beni ilgilendiriyor mu?
Karın gurultuları
Rahatsız ediyor mu?
Veya çıplaklar
Zevki için açılıp
Çıplak olanlar değil
Yokluktan çıplaklar
Beni ilgilendiriyor mu?
Kahrolsun duyarsızım
Duymuyorum, görmüyorum
Düşünceler içimi kemiriyor
Gerçekler, ben ve doğrular
Kimin için?
Benim mi?
Senin mi?
Onun mu?
Veya idealler?
Kahretsin bencilim
Karnımı doyurmak
Çıplaklığıma son vermek
Sıcak yuvarlarda
Korunma altında olmak
Benim için, bencileyin
Kavgam, kavgan mı ki?
Kavgan, kavgam mı ki?
Üstüme giyince
Karnımı şişirince
Gülerim güzel düşlere
Arabesk düşüncelerle
Kavgalıyım gerçeklere
Varlık içinde yokluğun
Kavgası var düşlerimde
Sen kardeşim
İnanma söylediklerime
Kavgamdır dediklerime
Onlar benim hayatım
Sen yoksun gerçeğinde
Kavgalarımın içinde
Kardeşim,
Kavgan seninle
Senin özünde, içinde
Bak doğaya,
Yaprak dalından kopuyor
Hiç kimse yapıştıramıyor
Taş yukardan kopuyor
Aşağılara doğru yuvarlanıyor
Tutan, durduran mı var?
Önüne geleni yıkıp geçiyor
Kendisi paramparça oluyor
Üzerine düştüklerini parçalıyor
İnsanlar ölüyor
Hiç kimsenin kılı kıpırdamıyor
Doğa katlediliyor
Neredeyse herkes
Yağmalamaya çalışıyor
Ve ben
Ve sen
Kavgamızla baş başa
Bencileyin kavgalarda
Sakın,
Beni bekleme açlıkta
Başına gelen zorluklarda
Kurtarmalısın kendini
Güvenmelisin kendine
Güvenmelisin kavgana
Sahip çıkmalısın aklına
Sahip çıkmalısın midene
Bilemem belki,
Yolumuz düşer aynı nedenle
Hayatın uzun yollarında
Ben ve sen
Belki karşılaşırız
Kendi kavgalarımızda
Umudun aydınlık yollarında
Şimdilik hayatlarımız
Kapalı kapılar arkasında
23.06.2007 - İzmir
Mehmet ÇobanKayıt Tarihi : 23.6.2007 00:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Biliyorsunuz karnı tok olan yemek beğenmez. Karnı günlerce aç olan ise ne bulursa yer. Beğeni insan için lüks tasarımdır. Her zaman burun kıvırma hakkı vardır. Ama gerçekler, beğeni kapsamına girmez. Gerçekler insanı çarpar geçer.. İnsan yaşama ait ideallerinde lüks tasarımlara sahiptir. Ancak yaşamın gerçekleri insanı sürekli çarpar. Fakat insan gerçeklere ne kadar çarpılsa da, asla gerçekleri görmek istemez. Özellikle şiir yazan biz duygusallar, gerçekleri daha çok duygularımızla algılamak isteriz. Yaşama ait düşünceler, idealler, kurgular, olayların üzerimizdeki yansımaları duygusallığın gölgesinde, ya bizi acılarda kıvrandırır, ya da sevinçten havalara uçurur. Denge dediğimiz olgu duygusallıklarda yoktur. İnsan kendi gerçeğiyle, yaşamındaki gerçeklerle duygulardan öte yüzleşmeyerek, sürekli kendini lüks tasarımlarıyla kandırır. İnsan geçmişinde yaşayıp geldiği hayata baktığında, yaşadığı hayatın duyguları silinmiş sadece gerçekleri kalmıştır. Geleceği gerçekleriyle yaşamak önemlidir. Bunun için geçmiş ve yaşadığımız an gerçekleriyle özeleştiriye tabi tutulmalıdır. Yaşanacak hayat için çıkarılacak yaşam olguları dengede tutulmalıdır. Bilgi ve bilinçle yaşamak erdemlerin en büyüğüdür. Ancak hiç bir düzen, insanlarının bilgi ve bilinçle yaşamalarını istemez. Her düzen, ortaya koyduğu kural ve yapılanmalarıyla insanların akıllarına ve duyularına hükmederek, onları robotlaştırmaya çalışır. İnsanın tarihler boyunca en önemli kavgası, hayatını bilgi ve bilinçle yaşamak erdemidir.

Gariplere göynür özüm
Meğer ki gökte yıldızım
Şöyle garip bencileyin'
Mürsel Adıgüzel
TÜM YORUMLAR (25)