Kavuşalım Artık Şiiri - Gulê Bahar

Gulê Bahar
81

ŞİİR


19

TAKİPÇİ

Kavuşalım Artık

Boşluklarından dolduruyorsun beni,
Yalanlar sarmasına rağmen gönlümün etrafını.
Beni aşklarımdan uslandırmıyorsun,
Her seferinde sarmalıyorsun.

Direncin gücünü veriyorsun bana.
Bu dirençlerle devam ediyorum yürümeye Aşk'ına.
Yanlış yapabiliyor, yolundan çıkabiliyorum bazen.
Oluyor bazı bazı çıkmışlığım da.
Bunu da katıyorsun tabi hesaba.
Samimiyetin sahte yangınlarında cayır cayır yanıyorum.
Küllerimden yeniden dönüştürüldüğümde bir anka civcivine,
Yoktan varoluşumun hikmetini çekiyorum tesbihlerle.
İşte bu, sadece bir örnektir,
Bahsedilen yoldan çıkışlara.

Güzel olan has yanlarını,
Varlığımın kıvılcımlarıyla kazıyorsun hafızama.
Bilincimin altı ya da üstü yok.
Hafızama sefası ve hafızasızlığıma kahrı var.
O aygın-baygın hallerimden sebep,
Terkettiğimi sanırken seni,
Bir gün geri döneceğime inanarak sana,
Bekliyorsun beni.
Ateşine-suyuna,
Nefesine-yarattıklarına ve
Gözlerine geri döneceğime inanarak,
Sabırla bekliyorsun beni.
Mevzu vahime dönmeye başlamışken bile bekliyorsun.
Sana ait hikmetleri ateşe verdiğimde bile seviyorsun beni.

Ben hangi ukalâlığın cüretiyle varabilirim ki huzuruna?
Nasıl erebilirim ki o eşşiz-benzersiz huzura?
( -“Affet!”).

Nihaî olarak bu sert sendelenişlerim dahi,
Vazgeçiremiyor beni senden, seni benden.
Ne de olsa:
(Aşk, heryerde Aşk).

Bana kattığın inancından ötürü şükrediyorum sana.
Çok seviyorum yani seni.
Aşkım, peki ya üzerimdeki emeğin...

Sen, herşeyi bilmek isteyen:
-"Ya ben ya da hiç" diyorsun.
-"Ya sıfırız ya da yüzüz" diyorsun.
-"Sıfır ve yüz terazide denk" diyorsun.
-"Eşitlik" diyorsun.
Ne de olsa:
(Sanatının eşi yok, benzeri yok, Tek ve bir)

İtaat ediyorum ve
Rızanı alıyorum.
Yaşamdaki isyan oyunlarına sırtımı dönüyorum ve,
Dünya sistemlerini atıyorum bir kenara.
Aklımın işgaline gelenleri kovmuyorum kapından ama,
Düşünceden arındırmaya çalıştığım bir zihinle,
İşgalcilerin kendi hallerinde geçip gitmelerini izliyorum.
Tıpkı emrettiğin gibi dokunmuyorum yapışkan silahlarına onların.
Ne de olsa:
(Kolay olmayacak, elbet yorulacağız).
Emirlerden de hiç haz etmezsin,
Lâkin yaşamın idaresi için gerektiğini bilirsin.
Adalet, adillerle adil olmayanların arasındaki sihirli bir defterdir.
‘Kîtab-ı Mukaddeslerin’ yazarı sensin.
Anası doğa yasasının sensin.
Farkındayım ki,
Tam da bu yüzden en mütevazi olan sensin,
Aşkım...

Varıyorum secdeye alın gözümle.
Tüm ruhum ve bedenim yalvarıyor huzurunda.
Olur da, ölümlerden sonra bile,
Yeniden doğurursun beni
Kendi'nden diye.

Yaşamın bu şekilsizliğinden azade,
Şekilleniyorum yeniden ellerinde,
Aşkım...
Önünde eğilen O güneşinin, ay'ının ve
Alemlerinin cenneti olan
Cehennemlerinin üzerine,
Yemin ederim ki,
Duru kokun geldikçe burnuma tövbe etmeye devam edeceğim.

Şanından dize geliyorum.
Sensiz geçen her bir damlasını zamanın lanet sayıyorum.
Sensizlikten yara alıyorum.
Bensizliğin kıyılarına vuran sularını izliyorum.
(Ne ben sensiz ne de Sen bensiz).

İzledikçe bu olanları,
Köpüklü köpüklü suların yıkıyor tenimi.
Tenhalaşıyor yaşamlar ve
Biliyorsun ki,
O gerçeğine hasretim.

Farkına varmaya davet ediyorsun beni:
-"Heyecanlarını yitir ve gel bana" diyorsun.
-"Sakin gel bana" diyorsun. -"Acele etmeden gel" diyorsun.
-"Ne olursan ol, gene de gel" diyorsun.
Ne de olsa:
(Dilê getirensin sen, Rumi Hazretlerini de).

Var olan heyecanlarım yitirdikçe kendilerini,
Buluyorum seni ve
Açık ediyor O sır,
Bendeki değişken gerçeği.
Ne de olsa:
(O tek mutlak, Sen).

Her gün ermeye çalışırsa bedenim O'nun diline,
Belli eder Kendi'ni,
Netleşir belki bu hikayem.
Söz incedir hakikatte.
Ne de olsa:
-“Bugün Kendi’n için ne yaptın?” der O.
Su tüketmeli ve ter atmalıyım bilincimden,
- “Kirli zihin çık aradan!” derim ben.

Sakin adımlarla yürürken yok etmeliyim zamanı.
Sen yolun sonu değil, yolun Kendi'sin.

Bir tek sensin yazıklamadan acıyabilen bana.
Kendi'nin merhametlerine dönüyorsa yüzüm kendisini;
Hep Kendi’nden ötürü: Sen.
Hep kendisinden ötürü: Ben.

Her bir sebebi varlığım,
Senin bebek denklemlerindir;
O ‘adil’ alemlere olan.

Dengesin Aşkım.

Basit görünür saadete ermek.
Fakat ne de zordur,
Terketmek çocuk heyecanları...
Ya basitce kabul etmek gerek bu iklimi,
Ya da çok zora oynamak.
Ya güdülür bu kervan
Ya da gidilir bu alem-i diyardan.
Başka alemlere;
Nefessiz.

Bir gün sana kavuşacağımın farkındalığıyla yüzleştirdin beni bu sabah.
Koyununa al artık beni ve
Dola ince beyaz kumaşlarına,
Öperken toprağının renginden ve
Severken alnının ortasını.
Çok özledim seni.
14.04.2025

Gulê Bahar
Kayıt Tarihi : 14.4.2025 16:00:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ahmet Erdem
    Ahmet Erdem

    Çok özlemişim kalemini Bahar Şair, uzun zamandır sayfanızda şiir yoktu. Yada var idiyse ben ihmal ettiysem bagışla.

    Şiir dolu dolu. Her şeye rağmen aşkı büyütüyor olması çok güzel, Dilerim şiir gibi bir hayat kucaklar sizi..

    Tebrik ederim

    Cevap Yaz
    Gulê Bahar

    Teşekkür ederim Ahmet şair. Var ol.

TÜM YORUMLAR (2)