Karşı Konak’tan Dörtnala Geçtim

beş para etmez ama
nedense inanıyorum:
bu hayat
yüzde yüz malt.
Xxxxxxxxx
gözlerim ilkyaz yeşili
kuşlara doğru
yukarı
gözlerim kuş
ovaya dek
aşağı
ovada avcı
belinde dokuz kalibre bağlı kuşağı.
Xxxxxxxxx
kollarım bana kısa geliyor
sana ağır.
Xxxxxxxx
sesim bütün giysilerinden soyunuk
öylece açıyor ayarını
ayak ucuma anca yetişiyor.
Xxxxxxxxx
bir kızın saç tokası düştü az önce
arabaya biniyordu, dalgındı
gidip aldım:
“uğur böceği”
Xxxxx
az yağlı kaşar peyniri
aramıza oturuyor
tost oluyoruz.
Xxxxxxxxx
çöle çizilmiş güzergâh bu
bütün durakları kuma vargılı
çıktığıma yerinmedim
vardığımın dörtbir yanı sargılı.
Xxxxxxx
sevgilim şubata geldik
kısa kes.
Xxxxxxxxx
-bir uçurumun en yükseğinden bırak kendini
dedi adam
-ben sana bakarım
dediğini yaptı kadın
adam baktı.
Xxxxxxxx
bunlar yürümesini
sağa sola bakınmasını
yanından geçene yol vermesini
yeşil ışıkta geçmesini…biliyorlar
son insanlar bunlar.
Xxxxxx
çanta çanta olalı
böyle sahip görmemiştir:
adam,
çantayı çuval sanıyor.
Xxxxxxxxx
adamı delirtmeyin
bu uçağa bu liman;
sığ!
Xxxxx
bir atın alınlığında yazıyor:
on yıllık yılkıdan sonra
berat!
Xxxxx
dört tekerle sarılmışsın hayata
kamyoncu diyorlar sana
ömür gider yol uzar
uzarsa uzasın
can yelekleri tavanda
xxxxxxx
güneş evine gidiyor
ben kendime geliyorum
akşamın üç kolu da açık:
ateş, bahar ve su
yüzmeyi on yaşımda öğrendim
o günden beri dost ateş suyu
xxxxxxxxx
bu çocuğun gözleri görüyor:
kargalar karga
filkete tırtıklayanlar
alikabak.

Ali Tekmil / 04.04.2016- Konak.