Hafif yorgunsanız
Soba harlanmışsa kızıl kıyamet
Yağmuru duyumsuyorsanız
Şayet
Oluklu çinkodan
Ruhuma sızan nihavent
Uykuya davet
Gökyüzünden sicim sicim
Toprağa inen bereket
Yeşile kamet
Yaylalar kara teslim
Hamsiköy’de çakal düğünü
İlk kara avdet
Taşıyamaz kar yükünü
Yaprak dökmemiş ağaç
Kırıldı dallar felaket
Mısır tarlaları yerle bir
Fasulyelik heba oldu
Minik afet
Çevrede yağışın türküsü
Yüksek yamaçlarda bembeyaz köpük
Delikanlı iklimden tıraşa davet
Tarihin bu kaçıncı tekerrürü
Öyle diyor pir-i fani
Ne güneşler dolusu güz ayamları olacak
Gereksiz rehavet
Peşkoyu coşturan alçak basınç
Babamı ısıtmaya yetmiyor
Yaşlı omuzlarına yüklediğim zul
Bedene zahmet
Mitil üstü battaniye üstü gocuk
-Sobayı harlandır üşüdüm oğlum
Ceddine rahmet
Kayıt Tarihi : 19.11.2009 18:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!