Kalbimin Zindanları
Kimseye güvenim kalmadı,
Yalnızlığımı ve acılarımı kalbimin zindanlarına hapsettim.
Ne istediler ki benden?
Huzur ve mutluluğu… Çok gördüler bana.
Sevilmek nasıl bir duyguydu?
Niye kimse tattırmadı bana bunu?
Acılarımı, yalnızlığımı mahzenlere hapsettim,
Sizler bana vereceğiniz iki damla sevgiyi bile zindana mı kapattınız?
Kalbim, yılların yüküyle kırık ve sessiz,
İçimde bir boşluk, kimselere açılmayan.
Sevgi istedim, anlayış istedim,
Ama ellerim hep boş döndü.
Her hatıra bir kilit, her söz bir duvar,
Acılarımın yankısı yalnızlıkta çınlıyor.
Siz bana verdiğiniz her küçük umudu,
Zindana mı kapattınız, yoksa ben mi fark etmedim?
İçimde bir fırtına, sessizce patlayan,
Kırgınlığım gözyaşlarımda saklı.
Ne dost bildiklerim yanımda, ne sevgiden nasibini alan,
Sanki tüm dünya bana sırtını dönmüş gibi.
Yalnızlık öyle bir öğretmen ki,
Bazen sevgi diye uzattığınız eller bile soğuk geliyor.
Kalbim zindan, ruhum bir mahkum,
Sizler bana vereceğiniz her sıcaklığı dahi engellediniz.
Sevilmek nedir, mutluluk nedir,
Artık sadece hayal oldu benim için.
Küçük bir tebessüm, bir dokunuş, bir söz bile,
Zindanımı açacak anahtar olmalıydı ama… yoktu.
Ve şimdi soruyorum size, dünyaya:
Acılarımı neden yalnız başıma yaşamak zorundayım?
Sevgi neden hep yarım, neden hep uzak?
Ben hâlâ bekliyorum, ama kimse gelmiyor.
Her damla gözyaşım, her kırgın nefesim,
Sizlere bir ayna olsun;
İnsanların kalbini kırmak ne kadar kolay,
Ama onarılamayan boşluklar bırakmak ne kadar acı…
Bunun vebalini ödeyebilecek misiniz?
Kayıt Tarihi : 15.9.2025 12:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!