Ben, bu paslı yüzyılın vitrinine fırlatılmış bir taş,
Camına değil — boşluğuna saplanmış bir dikenim; iç kanamasıdır bu vitrinlerin.
Gömleğim, betonun terini kusar; cebimde durmuş saatler — susmuş ömürler.
Zaman, çalınmış bir mahşerin başsız piyonu yapar beni bu satrançta
Ve her nefes, ciğerime dolan küflü bir veda; tabutumdur her sabahın ilk soluğu.
Geçiyorum o simli tabutların önünden — vitrinler, modern mezar taşları;
Sana şiirler okuyacağım, gitme
Güneşler doğacak yalnızlığımdan
sana bir ışık getireceğim
Büyük aydınlığımdan
Sana bir dolu umut getireceğim
Devamını Oku
Güneşler doğacak yalnızlığımdan
sana bir ışık getireceğim
Büyük aydınlığımdan
Sana bir dolu umut getireceğim