Bu garip gönüllerde bir olan menem.
Dağı yere serip galip olan menem.
Söz söylemesini bilmem belki amma,
Sözü tartıp biçen, məna eden menem.
Gel ki şu dağların bitsin sazı sözü,
Mertten bile mert olmuş gahpenin özü.
Mermim biter de ölürem belki amma,
Şehadete güler yüzle giden menem.
Gabar'ın, Munzur'un, Kandil'in itleri,
Devlet kuracakmış elimin kirleri.
Nefesim bir gün kesilir belki amma,
Her soydan çokça çağlayan o Türk menem.
Üç beş çapulcu nizamı bozmak ister.
Kurulu bu düzenin içine pisler.
Elimi kolumu tutar belki amma,
Kelepçeyi kırıp sancak açan menem.
Şu gök kubbeyi başınıza çalaram.
Yetmez ise bu yeri göğe ataram.
Merhamet duygum bastırır belki amma,
Merhameti Rahmandan dileyen menem.
Burası mahşer yeridir kalksın kurtlar.
Kalksın vatanı seven kahraman kullar.
Düşman emansız çarpışır belki amma,
Düşmanın gözüne inen garalar menem.
Âşık Şah-ı Kebir sancak elindedir.
Sancağın peşinde binler seninledir.
Bir gün toprağa sarılırsın belki amma,
Toprakta bekleyen o şanlı güruh menem.
Âşık Şah-ı Kebir
Aşık Şahı KebirKayıt Tarihi : 19.2.2025 14:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yiğidin başını eğdi sananlar.
Canımı alsalar susarım belki amma,
Ruhumdan yükselen isyan yine menem.
Hay maşallah yüreğine sağlık
TÜM YORUMLAR (2)