Ah İstanbul
Çocukluğumun rüyası
Hayallerimde büyütüp, içime sığdıramadığım
Yüreğimin şehri İstanbul
Anadolu’da yaşardık, kendi halinde bir ailenin çocuğuydum
Hali vakti yerinde olanlar başka şehirlere gider
Döndüklerinde de ballandıra ballandıra anlatırlardı yaşadıklarını
Bir Mehmet emmi vardı köyümüzde
Durumu iyi olduğu için hep başka şehirlere giderdi
Hele de İstanbul'a gidip gelmesini iple çekerdim
Onun dönmesi benim hayallerimin yeşermesiydi
Çünkü döndüğünde bana İstanbul'u anlatacaktı
Gün gelir Mehmet emmi İstanbul’dan dönerdi
Tabi bende hemen onun yanına giderdim
Merak ve heyecanla anlatmasını bekler
Başımı ellerimin arasına alır gözlerinin içine bakardım
Çünkü bana yüreğimin şehrini, İstanbul’umu anlatacaktı
Mehmet emmi yavaş yavaş sigarasını çıkarır
Ağzına götürdüğü sigarasını yeni çakmağıyla yakar
Şöyle bıyık altından da gülümseyerek beni süzerdi
Ve başlardı anlatmaya rüyalarımın şehrini
Çamlıca da çay içip simit yemek
Kanlıca’nın yoğurdunun tadına bakmak
Sonra kız kulesinde aşka gelmek
Denizin kokusuyla ve rüzgârıyla sevdayı içine çekmek
O bunları anlatırdı anlatmasına ama
Benim içimde fırtınalar kopardı
Bunu yüzümden anladığı için de
Daha da heyecanlı anlatırdı gördüklerini
Sonra devam ederdi anlatmaya her zamanki gibi
Üsküdar’da yağmura tutularak şemsiye aramak
Ezan sesleriyle mest olup
Selimiye den feyiz almak
Sonra Ayasofya’da namaz kılmak
Eyüp Sultanda el açıp Rabbime dua etmek, diye
Sıralardı tüm yaşadığı güzellikleri
Bense gözlerimi kapatır Mehmet emminin anlattıklarını
Hayal ederek içime sindire sindire yaşardım yüreğimin şehrini
Ellerimi açar sessizce dua ederdim Yüce Allah’a
Yarabbi bana da İstanbul’u görmeyi
Bu güzellikleri yaşamayı nasip eyle diye
İstanbul hayaliyle büyüdüm
Yıllar geçti eğitim, askerlik derken
Ve büyük gün gelmişti artık, ben İstanbul’a gidecektim
Nihayet kavuşacaktım aşkıma
Şimdi seninleyim, kucakla beni yılların özlemiyle
Adalarınla, Hisarlarınla, Selimiye’nle, Ayasofya’nla
Boğazınla, Halicinle, Galata köprünle, Kız kulenle
Mısır çarşınla, Beşiktaş’ınla, Taksiminle, Topkapı’nla
Şanlı tarihinle, gizemli sevdanla sar beni
İçime sindireyim seni ey İstanbul, yüreğimde hissedeyim
Yılların sana olan özlemiyle kavrulan yüreğimi söndüreyim
Aşka susamış âşık gibi hasretimi gidereyim
Seninle yaşayayım, seni yaşayım
Bir gülü bir seni seviyorum yüreğimin şehri İstanbul
Ve diyeyim ki
İstanbul yüreğim….
®©
Kayıt Tarihi : 22.4.2006 23:49:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!