ihtiyar saat yere düşmüş
düşündüm nedendir
çivisi çıkmış
yelkovanı bir yana
akrebi bir yana
düşündüm nedendir
Sokakta top oynarken
Bahçesine top kaçtı diye
Topumuzu yırtan
İhtiyar huysuz
Meymenetsiz Ahmet Amcadan bıktım
ne kadar kızsam da kendime
şu dünyanın haline gülüyorum
sıcaktan kavrulmalarım şöyle dursun
esen rüzgarlara bile gülüyorum
kimi alır eline melhemi, çare verir
bir sinek kondu
kırışık alnının tam ortasına
sağ eliyle şaplağı öyle bir yapıştırdı ki
gözleri yaşardı neredeyse
alnında pembemsi beş parmak izi kaldı
gözlerinin ta derinlerine baktı..
dilinin ucuna neler neler geldi..
titredi, söyleyemedi..
lafı değiştirdi..
hava sıcak mı ne.. ?
kimdi seni benden alanlar
para mıydı o muydu bu muydu
neydi seni böyle değiştiren
hava mıydı bulut muydu su muydu
sarı saçların olmasa
sevdim işte..
deniz suyu kaçmadı gözlerime
bir derdim de yok..
ne için ağladığımı
o biliyor..
çok içtiğim sigaradan mıdır
çok sevdiğim çaydan mıdır
bilmiyorum nedendir ama
tut ellerimi, ellerim üşüyor..
birine dokunmaya korkuyorum
adımı sordular
korkumdan söylemedim
meğer Ayşe 'nin kırığını arıyorlarmış
bıyıklı kirli sakallı
sert adamdılar
bir gariplik var bu işte
bahar hep sonra geliyor
çiçekler başınalmış yalınayak
bu ellerden uzak yerlere gidiyor
saçıma taktığım sarı kır çiçekleri




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!