Bırak gözlerin bana doğru aksın,
Gözlerin sadece benim için buğulu baksın,
Yüreğim parçalanıyor seni görünce farkında mısın,
Tüm güzelliğinle zamana meydan okumalısın,
Yavaş ve sessiz yürü kimse seni görmesin,
Benim dışımda kimse seni sevmesin,
Ela gözler tül altında görünsün,
Gün ışığı titremeli şiirimde,
Kara bulutlar maviliğe bürünsün,
Ilgıt ılgıt ilkbahar akşamında...
Gara gözlü esmer dilber,
Yavaş yürü, genç gönülleri ezip geçme,
Elin tanımadığın çocuğuyla gezme,
O mükemmel fiziği berbat etme.
Allı şallı tam Adıyamanlı,
Bilmelisin, benim seni bilmezlikten geldiğimi,
Görmemelisin, benim seni görmemezlikten geldiğimi,
Senin için bir bakış, normal bir geçişti sanki
Benim için yürek sızısı, bir deprem sanki.
Kimselerin kimsesiyiz, sen kimin nesisin,
Bunca yıl bunca zaman, boşa geçti hayatım,
Karşılaşmak, bakışmak yetmiyor Besnilim,
Sen ayrı kollarda ben ayrı yollarda,
Süleymaniye,Yenişehir,Çağdaş,
Karaköprü,Abide,Eyyübiye aradığım sensin.
Gönlüme yakın iken,gözümden uzak,
Balıklı gölde izini bulduğum sensin.
Gül bahçesi yanındaki çınara sorduğum sensin.
Bir araç yol alır gider,
Kimi zaman .24 kimi zaman.48,
Hangisindesin, beni fark eder misin?
Acaba bir ömür beni seve bilir misin?
Sevmek mi, bana çok uzak senin kadar,
Ne olur o güzel ince kaşlarını bana çatma,
Öpülesi kiraz dudaklarını kötü sözler için açma,
Tel tel siyah kakülünü yüreğime sarkıtma,
Bir kuşun çırpınan yüreği gibi,
Sele savrulmuş bir ağacın akışı gibi,
Kıyıdaki dalgaların dövdüğü kaya gibi,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!