Altı üstü bir nefestir
Verip de alamadığın
Gidenden kalan hevestir
Sevip de doyamadığın
Müstakil sevinçlerim var
Namüsait sevgilerim
Kuş tüyü yastığım var
Tavşan uykusu hep uykum
Köpeğin önüne atar gibi
Gözüme soka soka
Yüzüme vura vura
Dilenciye sadaka verir gibi
Elinle ite ite
ekim sonu sarı yaprak
bir varmış bir yokmuş masal
mazinin üstünde toprak
mezar taşı kalbine misal
uzak değil hatta dündü
süt yanığı kokusu geldi birden
odam çocukluğumla doldu taştı
yağmur başladı şehirde inceden
kalbimde sevinçten akan yaştı
rengarenk karanfiller mevsim nisan
Müstakil sevinçlerim var
Namüsait sevgilerim
Kuş tüyü yastığım var
Tavşan uykusu hep uykum
Topal bir köpek
Freni patlamış kamyon
Sütçü beygiri gibi ben
Maymuna kepek
Yağlı zengine jambon
hayatım senden önce çok basitti
evden işe işten de eve; bitti
suyun akışını terse çevirdin
sebil gibi hep ömrümüzden gitti
kuşlar öttü seslerini duymadım
köye muhtar olunca
yaptığım ilk icraat
velespit kullanmayı yasaklamaktı
çünkü ey cemaat
küçük ahmetin ayakları
kamyon altında kalmıştı
senin sayende sevdim ben bu şehri
sanma sakın surlarına parklarına kandım
geceler ölüm gibi soğuk zemheri
kaşına gözüne değil nuruna kandım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!