Baktım,
bulanık, durmadan kasılan benim nefesim.
Sesime vurgun gibi gerilip duran
insan yürüyüşleri arasından
bir kuşku mu ne gelişen kasılarak
Ben ki daha suvarmadan duruşumu
hangi depreşen çılgınlıklarsınız.
Çünkü
Gün boyu ağlayan yağmurlar ve çocuk elleri
azgın bir gebelikle yakalayacaktır
kılıçsız girilen cumartesilerde
döşümde kurşun taşımayan herkesleri.
Bir serinlik yani sabah kuşu gibi bağrımda
herkeslerin duruşları vardır
duruşları; apansız gürleyen
olur olmaz karışıklıklarda unutulup söndürülen.
O en sessiz yerinden fırlayıp duran
Eylül’ün simsar yüzünü görmeye gidiyorum,
cebimde son kalebent taşını düşürme planları
bir de
ağır dizlerime parıltıyla düşen çocuk
ki seni gören gün kaçar, gece durulur
en çok seni anlarsak
dibinde gür bir cehennemin
Sen artık bir gölgesin gel.
Kayıt Tarihi : 20.1.2003 16:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!