Bugün çıkar aklımdan buz tutmuş umutlar
Bir yel vurur kuraklara
Bin ateşe yüreğime
Milyon bilinmezlik kurcalar uykuları
Yarına dair yaşanacaklar tebessümü boğulur bugün
Alın aklığı mahkum tenhalarda
Geceyi giyindim üzerime
Mil çekilmiş gözlerim Mecnun’dan yadigar
Köşa başlarında çığlıklanır varlığım
Ne yana baksam Leylam var...
Bir suret yansıması
Hayda bre…
Abalıya vurulsun…
Diz üstü çökertilsin umut
Kafasına sıkılsın beş – on mermi
Maskeler sırıtkan
.................................olmadı
Sevdana pusatlandım
Dağ dağ yükledim sırtıma
Kanattım kelimeleri
Şiir yazdım
..............................olmadı
Birgün gider gülyüzlüler
Meydan namerde kalır
Kirli bir el namı siler
Meydan namerde kalır...
Dört yandan kurşun yağar
Yine takındın dudaklarına
Hoşçakal tebessümünü
Sancılandı yine zaman
Belli belirsiz yükler bindi sırtıma
Dalından kopan yaprak kadar
Hüzün çöktü güne
Hasret ile yanar iken
Deli gönül yara küstü
Gül bitmezken bitti diken
Gelmeyen bahara küstü
Gönül hapis, gönül sürgün
ey acı...
yas tutulmuşluğudur varlığın
gece devriyesi çınlamalarındasın
derindesin...
ey acı...
Zaman...
Dokunulmazlık zırhı altında yankılanırken
Yaşam orucum yirmibeşinci yılında
Ne çok tutsaklıklara büründü yürek
Ve
Aklın uçurumunda sürüklenirken düşler
İnce – uzun
Yol meçhul
Yürek sırılsıklam her yağmurda
Girdap ortasında
Esir düşer ya ruh
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!