Şu an ölseydim mutlu bir şekilde ölmüş olurdum.
Peki ama ya ardımdakiler?
İnsan huzurlu olduğu anda ölmek istese de ölmemeli.
İç sesimi bile duymuyorum, her şeye
sağırım.
Kayboldum ama mahşerde buluşacağız, biliyorum
Zaman nerede, kiminleymiş? Bilmiyorum
Geri geldim... Ben Timur, 21.yüzyıldayım...
Hani şu orta çağda taş üstünde taş bırakmayan...
Öfkem ile zekam sürekli yarış içinde
Batılılar bana Timurlenk diyormuş gülüyorum
Koyun çalarken vurulduğum söylenmiş... Pes!
Sevdiğim kadını kaçırırken ağabeyleri vurdu beni, iki okla bacağımdan.
Bu hüzün bulutundan, sevgi damlaları bırakıyorum üzerine...
Parçalı bulutlu bir kalbin yağmurunda, ıslanmaya mecbur kaldın.
Eğer bir şans tanısaydın, bu uğursuz bulut peşinde olmazdı...
Ağlamak geliyor içimden
Dünden bugüne ve yarına
Gençliğime, çocukluğuma, yaşlılığıma
Yarım kalan hayaller uğruna
Dolu dolu ağlayasım geliyor...
Ama üzgün olma diyor zaman
Yağmur yağıyor, aylardan kasım, İstanbul'dayım.
Damlalar penceremin camından süzülürken odada yalnızım
Önümde bir tabak meyve ile bir şişe kırmızı şarap.
Yalnızlık kucak açar bana
Hiç kırıp üzmez beni
Halimi hatrımı da sorar
Ne olursa olsun düşünür beni
Yalnızlık bir jokerdir
Hayatın üzerinde ölü bir deri gibi
Elini açıp Tanrı'dan yardım istedi
Her şey başa dönecek bir yerde
Çünkü kılçıksız balık değildi kimse
Yalnız adama bulaşma
Canı sıkkın belli ki...
Ya aşk ya para...
Ya da bir sevdiğini kaybetti.
Yalnız adama acıma
En sevdiğim yer pencere kenarı
Sen seversin, çizgili pijamamı...
Şeritler uzadı, özlemim uzadı.
Yollar değil, gözlerin uyutmadı...
Önceden yazılmış tüm şarkılar...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!