İki Salı Arasında Sanki Bir Asır Var

Bugün, içime bıraktığın kelebek ordusuyla beraber uyandım.
Başucumda bir sen vardın, bir de geceden kalan sisli bir mehtap.
Sol omuzumdaki çukur derya, içinde kirpiklerinden sandallar; rotam yine sen.
Yüreğimde kılıfsız bir bıçak, diz kapaklarım
mengene gibi sıkı; adım atacak güç ne arar.
Zaman gibi durgunum.
Şehir derin bir uykuda, yabani papağanlar dolaşıyor begonvil sarmaşıklarıyla dolanmış damımda.
Sana, kaç zamandır gelmeyen Nisanlar yazıyorum; yamalı defterim noktasından virgülüne kadar sen kokuyor.
Sıkı tut beni, sıkı tut yüreğimi, sıkı tut ki sana kucak dolusu sarılmalar getireyim.
Sen ne güzel sevmişsin beni, ben ne güzel yaşıyorum her zerreni.
Ah, bir de takvimleri ikna edebilsem.
İki salı arasında sanki bir asır var.