Tuz kokardı sahra çölünden uyarlama pürüzsüzlüğün
sigara sarmaya meyilli parmakların vardı
geceden hazırlardın kendine bir tabaka tütün
Adıyaman kokardı avuçların safsatasız
havada artık neşe yok ayrılığımızın ertesi şehri sardın
olsunlar sigarası da pekâlâ zıvanasına dayanmıştı
bak Neslihan dedim bu bizim son karşılaşmamız
ilacımın yetkinliği eksikti üzerinde sanrıların
unutkan
bir ağaçtın kurak toprağımın derinlerine
unutkan
bak dedim Neslihan rüzgar seni götürüyor
ben köklerine tutunmuş umutsuzluk içimi söküyor
yağmur besliyor kaçışını kayıyor şakağımda sancı
Adıyaman tütünü kokuyor yine durumun gidişatı
son tebessümün ötenazim olur
hatrıma binaen bunu bana yapmayasın
damar damar kurgulayarak hayalini yavaştan
sana diyorum uyan bu son karşılaşmamız Neslihan
imkansızlıktan kar başlayarak yazın
kibritler yanmayarak güherçileli
son şarkısını söyleyip susmuş fakat
yankısı dinmemiş taş plaksın Nesli
artık toprağıma da ait değildin kuşkusuz
ben güneyli kızılderili sen toprak sahibi ensari
evrenin endemik kokan tüm çiçekleri
çölden ve kutuplardan yıldız düşüşüne uzanan
iyi olan bütün biçimin bereketli Adıyaman tütünü gibi
kokun ellerimden eksilmedi kahvaltı öncesi Neslihan
Kayıt Tarihi : 21.10.2018 01:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
