İğneleyen Nağmeler Şiiri - Sezgin Arslan

Sezgin Arslan
45

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

İğneleyen Nağmeler

Zülfüyare dokundurup
Ayar verdim üstü kalsın
Yarası olan gocunur
Gücenen aynaya baksın

Üstüne binildi diye
At kendini lort zanneder
Ulusun denildi diye
İt kendini kurt zanneder

Minareyi çalan elbet
Kılıfını da hazırlar
Ayyuka çıkarsan şayet
Yedi ceddini kazırlar

Açılıp kesilen bir yol
Çık yukarı in aşağı
Baş dediğin beşinci kol
Bilmem neyin eş uşağı

Önce bulandırıp suyu
Ardından balık avlarlar
Bir de kurdular mı toyu
Balıkçıyı da tavlarlar

Birinin koltuk sevdası
Birine beka sorunu
Yaşatır sarhoş kafası
Çakalın zeka oyunu

Değiştirmek keyfekeder
Yaz boz tahtası misali
Ağlamaz kendisi düşen
Kobay olunca seçeni

Çamur aynı çorak aynı
Beraberce yol alınan
Yağmur aynı ahmak aynı
Beraberce ıslanılan

Baş üzerinde tutulur
Dereyi geçene değin
Dayı-ayı unutulur
Karnı doysun hele bitin

Aba altında sopası
Şantaj ile montaj ile
Bir bozacı bir şıracı
Şikayetin kimi kime

Görüntülenenler olur
Masumca! dergah içinde
Görüntü verenler olur
Desise, tezgah peşinde

Teraslarda balkonlarda
Fetva verir çakma sofu
On beş günde bir arada
El pençe kukla kurulu

Akla ziyan her bir tertip
Kendi çalıp oynayanlar
Meydanı ateşe verip
Hem gülüp hem ağlayanlar

Eylem ile söz çelişken
Bu hangi dava duruşu
Perhizden bahsedilirken
Bu ne lahana turşusu

Biraz anlamak maksadım
İzaha gebe işleri
Dil döndüğünce aktardım
Bilo’ya anlatır gibi

İğneleyen nağmelerle
Sözüm meclisten içeri
Her şey ayan göz önünde
Kalmadı kaçar göçeri

Sezgin Arslan
Kayıt Tarihi : 28.3.2023 09:58:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Sezgin Arslan