Doğduğum günden beri fırtınaların beni getirdiği yer tam da burası
Şu an durduğum yeri ve dönüştüğüm Kadını seviyorum
Tüm rehberime ve yol arkadaşlarıma sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum
Hayat, tıpkı bir çoğumuz gibi beni de kendi hayatımın küreklerini çekmeye çok erken yaşlarda mecbur bıraktı
Ve ben tüm bu süreçte, soluksuz ve asla pes etmeden akıntıya karşı hep kürek çektim. Yorucuydu ama, güçlendirdi
Kollarımı
Ciğerlerimi
Kalbimi
Ve dahi zihnimi
Kimi zaman nefessiz, kimi zaman nefes nefese kalsam da, müthiş yol kat ettirdi
Öğretti
Fırtınalı havalarda nasıl, durgun denizlerde nasıl, güneşli/yağmurlu, kasvetli/melankolik havalarda nasıl kürek çekilmeliymiş, tüm o süreçlerin Pir'i yaptı beni
Korkularımla yüzleştirdi, bu Derya içre Derya içinde kendimi ve benimle beraber ne çok canlı varmış hepsini fark ettirdi
Sevdirdi
Korkuttu, nefret, güvendirdi, kırdırdı, ihanet ettirdi
Ama öğretti
Yer yer yumuşak yer yer sert bir şekilde öğretti
Kaç kez battı güneş, kaç kez doğdu yeniden bilmiyorum ama, gösterdi
Karanlıkta ve aydınlıkta nasıl yol alacağım bunların hepsini öğretti
Ve bir gün tekneme yeni bir misafir geldi
O gün bugündür birlikte çektik o tekneyi
O da benimle beraber çok şey öğrendi. Tam bir hayat okulu oldu bize bu mücadeleli ve kimsesiz yıllar
Anne kız büyüdük beraber
Yer yer çatıştık
Yer yer sarıldık
Yer yer güldük/ağladık
Hatalar yaptık birlikte
Birbirimizi suçladık
Affettik sonra
Her şeye rağmen sevmeyi birbirinizin sayesinde öğrendik
Şimdi o da gitti, terk etti bu tekneyi
Kendi teknesini yüzdürmek üzere açıldı deryalara
Bakalım neler öğrenecek ve neler gelecek başına
Tanrı onun her daim yardımcısı olsun
Bunun için bir tek onu dinleyebilirim çünkü ben kimsenin sahibi değilim ve tekamülünün önünde perde değilim
Yolun açık olsun Derya Kuzu'su
Rahat ve fırtınasız bir hayattan ya da kocaman bir filonun kıçına bağlanmadan çok erken yaşlarda kendi gemini yüzdürmek ne fark kattı bize diye soracak olursanız
Size ancak şunu söyleyebilirim
Sevinçler/ mutluluklar kadar, sorunlar/ olumsuzluklar ve hatta keder bile bir hediyeymiş bizlere
Evrende hiçbir şey boşuna değilmiş ve hepsinin var oluşunda bakmasını bilen, gören gözlere müspet mesajları varmış
O mesajları duyan-gören ve hayatında uygulayan yükseliyormuş varlığının kıyılarına bir adım daha
Ve her adımda gözlerimizdeki perde daha çok aralanıyor ve hakikat daha yalın ve çıplak görüyormuş bizlere
Şükredecek ne çok şeyimiz olduğunu
Yaşamın ne anlama geldiğini
O hayatın içindeki varlığımızı
Varlığımızın nedenini ve yerini
Özümüzdeki tek gerçekliği
Sadelikte yaşadığımız huzuru
Ve dinginliğin gücünü fark ediyormuşuz meğer ki
Ve meğer ki herkes, her şey sustuğunda konuşuyormuş O ancak
Kaderine şükret
Kederine şükret
Zoruna, hüznünü, sevincine şükret
Onları sana gönderene şükret
Sahi hem ne demişler
Demirin keskin bir kılıca dönüşmesi için bile, önce kızgın tavlarda dövülmesi, sonra kor ateşlerde erimesi, sonra buz gibi tokmaklarla şekillenmesi gerekiyormuş
Bırak demirciye ya da tokmağa kızmayı, onların derdi seni cezalandırılmak değil, seni dönüştürmek
Kendine döndürmek
Kainatın Hak sahibine dönüştürmek
Sevgiyle kalın
Işıkla kalın
Ve insan kalın
Özlem SABA
Özlem Saba
Kayıt Tarihi : 22.9.2023 18:59:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Özlem SABA’nın Şiir Kitapları; Münferit Aşklar, Aşk Kadından Öğrenilir, Beklenen Sevgiliye, Hoş Geldin Sevgilim, Beni Güzel Uğurla, Gül Bahçem, KertenKelebek Şiirler, Aşkımdan Vurdular, Gül Kurusu Ölümler
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!