İstanbul'da, loş kayıkhanelerde bir sigara molası veriyorum.Yanımda yalnızlığım...İkimizde gecelerikimsesiz takalar arasında seni düşünmeyi seviyoruz.Sen bu şehrin kaybolmuş bir limanında hapsolmuş bir karanfil.
İçeridesin...
Ne kaçıp kurtulmaya gücün var, ne de benim seni kurtarmaya takatim.Sen giderken gülümseyen ve ağlayan çocukluğumu da götürdün yanında.
Siyah - beyaz filmlerde kayboldu seninle beraber.Açıkhava sinemaları bir bir kapattı perdelerini.
Sokaklarda pamuk helvası yapanlar çekildi birdenbire.Kadıköy İskelesinde bütün vapurların boynu bükük...
Siyah yağmurlar yağıyor şimdi şehre.
Sen çok eski bir şehirde, çok eski bir zamanda kaybettiğim.
Yağmurlar içinden ıslandım geldim
Bir kuru değneye yaslandım geldim
Sıcacık çorbana muhtacım inan
Ölümlerden geçtim uslandım geldim
Üşüdü ellerim üşüdü kalbim
Devamını Oku
Bir kuru değneye yaslandım geldim
Sıcacık çorbana muhtacım inan
Ölümlerden geçtim uslandım geldim
Üşüdü ellerim üşüdü kalbim