Bir gün gelir, çiçekler kulağına fısıldar
Bembeyaz açmış zambaklar üstünde yürürsün
Gün gelir geçmiş anılar yüzüne parıldar
Maziyi gecikmiş "iyi ki"lere bürürsün.
Gayretse aşkı kurutmak, ışığı söndürmek,
Şehit oğlu der ki: Şehadet evla
Gitmedikçe sinemdeki bu bela.
Vermem, toprağımın zerresi âlâ,
Bitene dek her evdeki son salâ.
Vahşetin adı olmuş, centilmenlik.
Yağmur yağıyor, kaçmayı bile hayal edemezsin,
Kalkmış bir de devranı değiştirmeye teşebbüs edersin
Kaç defa kalktın ki çok defa düşmüş olasın?
Hayatında kaç bahar gördün ki?
Sen sonbahar çocuğusun, anla artık!
Yazı bekleyip durdukça, kışın içine girdin mi?
Boğuluyorum, tavan üstüme çökecek
Duvarlar beni suçluyor,
Dayanamam, Çıktım artık, yürüyorum
Bomboş sokaklar da sus söyleme o kelimeyi diyor,
Tamam diyorum,
Suçluyum,
Gözlerimdeki dalgalar kalbimin derinliklerinde çarpıyor
Her vurduğunda bir başka ağlıyorum
Fatih Sultan Mehmet yetmez bizim köprümüze
Her baktıkça sarsılır yüreğim
Dalgalar suskun bugün
Kime bakıyorsun, kimi görüyorsun
Kime baktın ki kimi gördün
Birkaç gülümseme mi yetti sana
Baktığın yerleri gül bahçesi misali
Gördüğünde bataklık canlanır mı zihninde
İstikamet edinir ebem kuşağını
Yıldızlar girmez rüyalarına, dolanır,
Tutmaz ufkunun gemini, çözer bağını
Fecri muştulamaz, karanlığa boyanır
Sen ki, gittikçe eşsiz, ümitsiz, minnetsiz,
Islanmışsam yağmurun altında garip
Bu benim kendi insanlığım
Bakmasa da görmese de,
Burada bir İbrahim var, uzakta
I wanna gift the moon to you,
Clarificate me when I cry at the nights.
I wanna gift the sun to you,
To see colors with you
Her zamanda varım ben
Dün Kemal, bugün Ahmet, yarın Selim
Doğdum, büyüdüm, öldüm ve yeniden doğdum.
Masumiyet suç,
Suç bugün masumluk...




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!