Hz. Lut (a.s) Şiiri - Selcuk Arısoy

Selcuk Arısoy
95

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Hz. Lut (a.s)


Yaşarken İbrahim’i (a.s) dönemde kavmi Semud'da,
Lut'un (a.s) kavmi saplanmıştı en çirkin fuhuş batağına.

Azap ile korkutup ediyorken nasihat,
Kavmi livataya devam etti ve dediler:
“Doğru sözlü isen haydi gelsin azap.”

Toplanmışken melekler haklarındaki hükmü gerçekleştirmek için,
İbrahim (a.s) telaşa kapıldı:
“Lut (a.s) da içinde o beldenin!”

Elbet bilirler onlar, hakiki azaba kimler uğrayacak,
Lut (a.s) ve ehlini kurtarırlar da karısı, o azaba elbet müstahak.

Elçiler bürünmüşken genç delikanlı suretine,
Uğradılar Lut'a (a.s) ve onun yolunda olanlara bir gece.

Haberi alan şehvetperestler koştu, murad almak için,
“Kızlarım sizin için.” dese de Lut (a.s),

Kokuşmuş nefisleri der:
”Sen aslında bizim, ne istediğimizi bilirsin.”

Elçiler korkma, deyip teskin ederken Lut'u (a.s),
Kapı açılır açılmaz saldılar nefislerindeki doymak bilmez aç kurdu.

Ne olduğunu anlamadan kör olurken hakikate kör gözleri,
İnananlar terk etti o gece, azaba uğrayacak o beldeyi.

Aynı gecenin sabahı inerken azap tarifsiz bir şekilde,
Kimi ne olduğunu anlamazken, kimileri donup kaldı kendi çığlığı içinde.

Yakarken aslında bedenlerini, günahlarının taşlaşmış ateşi,
Gökten uğultuyla beraber iniyordu yeryüzüne, pişiren toz perdesi.

Selcuk Arısoy
Kayıt Tarihi : 13.11.2025 16:03:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!