ağlarım,
gözüm kanar,
akar bedenimden usul usul,
düşeyim sensiz yine,
acır canım birden bire,
isterim ölmek şimdi,
küstüm İstanbul'a gecelerinden ötürü,
ışıldak yüzlü sokaklarına,
denizlerine küstüm,
birinin sakin oluşuna, birinin deli
tıpkı benim gibi,
sessiz olamayışına küstüm en erken saatlerde,
Düşmüş üç beş gözyaşı
Ağlamaya dayanamayan bir çocuk gibi
Küsmüş siyahlara
Silmiş defterinden,
Bakmış ellerine,
Geleceğine,
bir sevgi ki
senin için beslediğim,
şımartılmamış tek bir zerresi,
kurumuş bir gülün sadakati,
yalnızlığa direnişim,
alametidir sevgimin....
ağlıyorsun çaresizce,
unutulmuş yeminler geliyor aklına,
susuyorsun,
kurumuş bir dalın son yaprağı aralıyor perdenin arasını,
gün yüzüne vuruyor,
çekip gidişini.....
bir zamanlar,
içimden akıp giden coşkulu bir nehrin yüzüydün
ay'a bakan...
bir zamanlar,
çocuk tiplemesinde yumurcak bir sevgiliydin
sessiz odadayım simdi,
ne bir fısıltı var kulağıma gelen
nede bir ışık gözümü alan,
iki laf arasına laf sokuşturmaca oynuyorum kendi kendimle,
ta ki birinin pervasızlığı tutuncaya dek...
sessizliği bir el bozuyor,
guneş doğmuş içime,
ansızın,
ve kalmamiş hiçbir yer,
aydınlık,
arkamdan dokunmuş çocukluk düşlerim,
ve duşleyemediklerim,
bir başlangıçtı gözlerine teslimiyetim,
ardı arkası kesilmeyen ucu bucağı görülmeyen bir nehirdi bu,
coşkusu dağlara durgunluğu saçlarına benzerdi,
düz ve uzun,
aynı yolumuz gibi...
biliyormusun
korkmuyorum artık yanlızken,
içine çekemiyor beni sensizlik,
biliyormusun
ağlamıyorum artık yanlızken,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!