Bir dinle sesimi al
Düşünüp aşkıma dal
Kavuşmak türküsünü
Ben deyim, sen sazı çal
Kavuşmanın adı hoş
Dünden ne aldım
Bu gün ne sattım
Yarın eli boş
İşte,
Dünya bir pazar
Geç ele geçirdiğini
Özgürlüğü bir güne
Bağlayıp beklemişim
Her Türkmen sözcüğüne
Bir Kerkük eklemişim
Kaldırınca yükünü
Bulutu Türkmen, yağmuru Türkmen
Şimşeği Türkmen çakar Kerkük`ün
Neşesi Türkmen, huzuru Türkmen
Sevinci Türkmen akar Kerkük`ün
Türkmende görür bu gün yarını
Nasıl bu yaşamı benimserim yar
Sen yoksun içinde, sen uzaksın ki
Yaşamak var ise yaşamınla var
Sevgi için evvel, son duraksın ki
Yalnızlık kaderi başıma çattı
Ağlasan yüz ağlasan
Bu işin bir kar etmez
Bu vefasızlık huyu
Hiç böyle başa gitmez
Unuttun mu o gün ki
Kerpici bir bir kurunca
Bir köşkten bir saray yaptım
Yağmur, dolu, kar durunca
Göz yaşımı yere serptim
Geniş açtım yüreğimi
Ben güneş gibi doğar, güneş gibi batarım
Ben istediğim yerde çulum atıp yatarım
Ben bir ülküye kanıp ona başım çatarım
Beni zaman değişmez, ben böyle bir Türkmen'im
Ben bildiğim ederim, kimseden emir almam
Aynayı karşılayıp baktım şakaklarıma
Ne tez yaşlanmışım ki, henüz kaç yaşındayım
Hatıralar sağladım baktıkça aklarıma
Hüzünlü bir gülümse düştü dudaklarıma
Yenilmemişim ancak, yaşam savaşındayım
Yıllar boyunca Kerem Aslı ardına düştü
Böyle ilk görüşünde sevda derdine düştü
Yurduna hasret kala eller yurduna düştü
Yandı Kerem'im yandı Aslıyla bir ateşte
Menun'dan ne söyleyim, odur Leyla delisi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!