Nefesin can verir her soludukça
Ağaca can veren yaprak gibisin.
Kurumuş tohumu sen suladıkça
Ölüye can veren toprak gibisin.
Ben çimento sen kum, senle karılsam,
Neden kara giyinmişsin,
Söyle yoksa yasta mısın?
Gözlerinde buruk sevinç,
Yüreğinden hasta mısın?
Fazlalığın yalnız belden,
Sen gülünce bahar gelir, yaz olur,
Konuşunca şarkı olur, saz olur,
Darılınca cilve olur, naz olur,
Her halinle harikasın sultanım.
Bakışın yiğidin ölüm fermanı,
Yüzüm gülmeyi unuttu,
Şiirlerim yasım tuttu,
Birkaç seven var unuttu,
Kim tutacak bu yasımı?
Gözlerime hayal düştü,
O ela gözlerin benzer güneşe.
Ben gibi yanmadı Mevlana şemse.
İnsaf et gönderme beni ateşe.
Hicran Yarasına bulama beni.
Kıymetin çok büyük değerini bil
Gözlerin çok derin mana fısıldar,
Koca bir sır saklı bakışlarında.
Görünce içimde bir şey kımıldar,
Oynaşır bir büyü yay kaşlarında.
Sığınılan liman gibi ellerin,
“20 yıl boyunca Hayatımın Tek Mutluluğu Olan Kadına”
Sevginin pınarı göz yaşı derler
Seversen bağrına bas taşı derler
Sevdiysen başına vur taşı derler
Gönlüme taş koydun gülemiyorum
Gizli dertlere gebeyim,
Söyle neremle seveyim,
Ben ne kuşum ne deveyim,
Sev mi dedim? Sevme dedim!
Ne Mevlana ne Veysel’im,
Bu derin bir yaradır, hem de tatlı bir yara,
Silinmedi silinmez bizde bıraktığı iz.
Sevdamız bambaşkaydı, ak idi değil kara,
Etkisini kaybetmez, bize üflediği giz.
Yüreklerde hep ateş, dilde sözcükler sıcak,
Tatlı uykumun katili,
Vakit gece saat on bir.
Koptu sabrımın fitili,
Gel, usulca koynuma gir.
Başta ağrı, tende sancı,
Kahve Koyusu isimli şiir kitabımız çıktı. arzu edenler 0555 623 38 39 numaralı telefondan isteyebilirler. tamamen ücretsiz...