Hera'nın Gözleri Şiiri - Selami Gezik 2

Selami Gezik 2
22

ŞİİR


14

TAKİPÇİ

Hera'nın Gözleri

Dünyanın en güzel ülkesinde
Bir zeytin ağaçları tarlasında
Bir zeytin ağacı altında
Havada sallanan bir çift bacak gördü
Bir anlam veremedi önce
Sonra diplerine kadar yanaştı
İlahi sesleri, nefesleri duydu Zeus
Bacaklarından tanıdı Hera'yı
Dolgun ve kavisliydi
Bembeyazdı Hera'nın bacakları

Hafif bir hışırtı sesi, onu huzursuz etti
Haramlığına belli etmeden kaldırıp başını baktı
Korktuğu başına gelmişti
-Anlık göz göze geldiler Zeus'la
Görmezden geldiler birbirlerini-
Hiç renk vermedi haramlığına
'Eğer kaçınılmazsa tecavüzden...' sözünü hatırladı
Sürdürdü beden eğitimini
Binbir renk kadın Hera

Baştanrı Zeus
Çapkınlar çapkını Zeus
Hera'nın kocası Zeus
Binbir surat haliyle arkasına bakmadan
Hemen eve dondü
Cebinden küçük bir cep aynası çıkardı
Tükürüğüyle iyice sildi, parlattı aynayı
Avucuna alarak baktı aynaya
'Ben Tanrılar Tanrı'sı Zeus.' diyecekti ki
Ayna dile geldi, konuştu :
'Bir de arka yüzüme bak.' dedi Zeus'a
Tereddütsüz arka yüzüne baktı bu defa
Aynada Hera'nın diğer yüzü...

Meğer tam bir senaristmiş Hera
'Ne çok uyutulmuşum ben bugüne kadar.' diye
Dalga geçti Baştanrılığıyla
Sonra haramlıklarını düşündü
İlahi sesleri, nefesleri hayal etti
Düşündü, düşündü, düşündü Zeus
Yedi iklim, yedi ülke...
'Sakın güç' olmaya kara verdi

'Ben Tanrıçalar kraliçesi
Rakipsiz olmak tek hedefim bu dünyada
Baksanız ya bana :
Ruh ile ten tartışmasında
Zayıf yönünü biliyordum da Eros'un
Tuzağa düşürdüm, aşık ettim onu kendime
Afrodit de Sappho da kalakaldı öylece
Troyalıları yendirdim Akhalılara zekamla
Şaştı kaldı herkes bu işe
İnek gözlü, ak kollu Hera'yım ben...
Herkes beni sadık bir eş bilir de
Ahh, ruh dünyamın perperişanlığı
İçimi kurt yer, bilemezsiniz...'

Dönemin en aykırı ismiydi
Erkeklere de hemcinslerine de ilgi duydu
Tanrıçalık teklifini, itti elinin tersiyle
Kendi kulvarında kendince yürüdü
En gizemli aşk şiirlerini o yazdı
Şiir doğdu, şiir öldü Sappho :
'Kızaran nara benzersin dalın tepesinde
En yüksek dalında unutulmuş bir ağacın
Hayır, unutulmuş değil, erişilememiş...'

Tanrı ve Tanrıça kaynıyordu Olimpos Dağı
Entrikaların bini bir paraydı
Kimin eli kimin cebinde, belli değildi
Tanrı ve Tanrıça olmak kolay değildi
Ekmek aslanın ağzındaydı

'Ben aşk Tanrısı Eros
Afrodit'in oğluymuşum güya
Güldürmeyin beni yahu
Bre gafiller, nasıl bilmezsiniz bunu
Tanrı doğmaz, Tanrı ortaya çıkar
Dünya kaostan çıkınca ortaya çıktım
Bir daha kaosa girmesin, diye
Kırmızıya boyadım baştan başa
İşte, o gün bugündür...'

Zeus'un yolunu gözlerken pencereden
Gelen, onun kılığına girmiş Eros'tu
Hemen yatağa geçip kendini uykuya verdi
Sonra dedi ki Hera :
'Onu bildiğimi, o bilmemeli bu gece
Bilinmezlikler erkekler için caziptir
Bu yüzden sadece nefesler konuşmalı
Ve ona öyle bir gece yaşatmalıyım ki
Köpekler gibi bağlansın dursun kapımda
Bu, ünüme ün katacaktır.'

'Ruh ile teni aynı görmüyordu
Kanıtlamalıydım bunu ona.' dedi Eros
'Zeus'un haramlıklarına gittiği bir gece
Onun kılığına girdim
-Dost var, düşman var-
Ve sessizce sokuldum evlerine
Mışıl mışıl uyuyordu Hera
Aradım da buldum, hani
Zeus'un meşhur şarap mahzenini
İçtim, içtim güzelleştim
Sonra Hera'nın yanına geçtim
Bir dokundum, bin parçaya bölündü Hera
Kıvrandı durdu kollarımda hasretim
İçi de dışı da taş gibiydi
Emindim, o gece Hera
En güzel nefeslerini alıp verdi.'

'Yüzünde nur topu gibi bir huzurla
Uyandı, göz göze geldik
Beni görünce karşısında
Bir sevinç çığlık attı ki Hera
-Öyle görünmek istiyordu Eros'a-
Yerde yer Tanrı, gökte gök Tanrı şahittir buna
Sonra yapıştı kaldı gözlerimiz birbirine
Ruh ile ten aynılaşmıştı.'

Ve kımıldadı Hera, kımıldadı yer
Yer altındaki kendini gözden geçirdi
Kızgındı beceriksizce yaptığı işe
Daha ikinci birlikteliğinde Eros'la
Zeytin ağaçları tarlasında yakalanmıştı kocasına
Sıktı, sıktı çıkardı suyunu toprağın
Sonra baklayı çıkardı ağzından :
'Ulan bunak Zeus.' dedi, Hera
'Erkekliğin umrumda değil, gücün olmasa

Ve yüzleştiler donuk gözlerle
'Eros' dedi Zeus, 'Afrodit' dedi Hera
Arkasını döndü Zeus, Arkasını döndü Hera
İleriye doğru birkaç adım atıp durdular
Tanrı ve Tanrıça olduklarını hatırladılar
Sonra ikisi de adımlarını geri geri attı
Yapıştı sırtları birbirine
Akşam yine aynı yatağa uzandılar
Arkasını döndü Zeus, arkasını döndü Hera
Uyudular

'Yalanlarınızı sevsinler sizin
Zeus'un kızıymışım ben, öyle mi
Kargalar bile güler buna
Ben aşk ve güzellik Tanrıçası Afrodit
Deniz dalgalarının köpüğünden oluştum
Dünyayı güzelleştirmek adına
Sevgilim Adonnis ölmüştü, yalnızdım
Ölümünden kırk gün, kırk gece sonra
Düşündüm de olmuşunu meyvenin
Yaşlı kurt Zeus'u kestirdim gözüme
Bir bakışta oydum gözlerinin içini
Kör ettim, Hera'ya aşk bakan yönlerini
Kölem oldu çıktı Zeus.'

Sonra dedi ki Afrodit :
'Sevgilim Adonnis
Genç, yakışıklı, kibar ve güler yüzlüydü
Sırılsıklam aşıktım ona
Toyluğundan uzun sürdü flörtümüz
Daha ilk gece, ilk birlikteliğimizdi
Derin bir nefes verdim nefesine
-Meğer ne zayıf bir kalbi varmış-
Yığıldı kaldı hayvan üstüme
İşte, böyle doğdu bende Zeus aşkı.'

Tanrılar Konseyini toplantıya çağırdı :
'Ben Tanrılar Tanrı'sı Zeus
Toplantıyı açıyorum.'dedi
Anlattı Hera'nın marifetlerini
İlk sözü Afrodit'e verdi
Afrodit: 'Hera, öz ben.' dedi
Sonra Eros' a verdi sözü
Eros: 'Aşk, öz ben.' dedi
Diğer Tanrı ve Tanrıçalar da buna uydu
Düşmedi Tanrıçalığı Hera'nın

Sağa baktı, sola baktı Zeus :
'Solumda özün, sağımda sözün
Olmadı iki gözüm, olmadı.'
Bir tur döndü etrafında delice
Yetmedi, bir daha
Sonra atına koştu Zeus

En arka sıralarda oturuyordu
Taş yerinde ağırdır, havalarında
Hiç belli etmedi rengini
Sessizce izledi, dinledi konuşmaları
Ki şirret mi şirret bir kadın
İçi başka, dışı başka
Can yakan, can satan Hera

Kır bir ata binmişti
Ne yapacağını bilmez bir durumdaydı
Deh, dedikçe şahlanıyordu
Sevişiyordu adeta binicisiyle
Toprağı yalarcasına dört nala
Sonra tökezledi, durdu, yığıldı at
Eğildi, baktı Zeus, atın gözlerine
Hera'nın gözlerini gördü
Bi güldü, bi güldü Hera
...........
Sonra dedi ki Zeus :
'Her şey karbondur
Ve yanılsamadır
Böyle yarattım ben dünyayı.'

Selami Gezik 2
Kayıt Tarihi : 4.10.2019 18:41:00
Hikayesi:


Mitolojide Yunan Tanrı ve Tanrıçalarıyla ilgili anlatılanların önemli bir kısmının rivayet olduğu aşikar. Rivayetlere bir rivayet de biz ekleyelim dedik, hani...

Selami Gezik 2