Her Anını Sevdim Çok Güzel Bir Köydü Baymış

Her Anını Sevdim Çok Güzel Bir Köydü Baymış Baymışım Derindere suları serin dere Avcı Yusuf emmimde yaşam kekliğe göre Şahin babam savmazdı bilinmedik yerlere Ömrümü verdiğim çok güzel bir köydü Baymış Dulkadir beyliğinin izleri var obamda Ebem çörek çekerdi saç kuzine sobamda Köstekli saat parlar hep bayramlık urbamda Tarihi bildiğim çok güzel bir köydü Baymış Yatadur gün öğlende çalışmaz hep avara Sırkıt bocutu sular kalmadı hiç davara Maval anlatır sahte hoca durmaz bu ara Yorgunca baydığım çok güzel bir köydü Baymış Savamam keşşiğe yok carı git badas at sen Yayamam ineği de carı git düven sür sen Bakraçtan bulamayı yaşmakta süz getirsen Saygıma erdiğim çok güzel bir köydü Baymış Tarlalar sürülüyor beş altı dönüm evlek Ineği de tutuyor arada biŕ bövelek Baharın müjdecisi karalı beyaz leylek Tırmanı yaydığım çok güzel bir köydü Baymış Baymışın dağlarında çoban kekik yaýardı Süzülen yoğurdu da anam azzık koyardı Kerpiç duvarı babam taş kireçle boyardı Harmanı kardığım çok güzel bir köydü Baymış Dalımda un çuvalı kızlar gezer havalı Dağları Kenger Kekik Geven yeşil doğalı Sırıttım yün yorganı Yavuz asker olalı Gönlümü serdiğim çok güzel bir köydü Baymış Ganara ırgat doymaz Hacı İsmail durmaz İşsize köyüm gız da vermez köre de varmaz Dimitten belerince gayri abimde yormaz Dünümü gördüğüm çok güzel bir köydü Baymış Ahmet emmim hınkırdı çeşmenin de başında Sırıtıp durma dölek dur sokunun taşında Avradın eli şişti havuktu ot işinde Sevdamı sardığım çok güzel bir köydü Baymış Zıyardık karın buzun üstünde ıslanırdık Üşüyünce ocağa yastığa yaslanırdık Bayraltı diyarında doğalca beslenirdik Her anı sevdiğim çok güzel bir köydü Baymış Börtleyin ataştaki soğan biberi Sınangılıdır Ahmet beyin Dilberi Kıydala da durma sen yaklaş gel beri beri Sıkmayı dürdüğüm çok güzel bir köydü Baymış Barklandık da çarklandık yalan dünya evinde Dertlendik de darlandık gerçek dostun sevince Horlandık da zorlandık işti zors gelince İşleri kördüğüm çok güzel bir köydü Baymış Yapraktan cuarayı yolup sarıp tüttürür Zabanan da tavuklar seher horoz öttürür Seller gelir dağından kumu taşı götürür Üzümü derdiğim çok güzel bir köydü Baymış Çardakta iç buzluca serince güzel ayran Kalaylı taslardadır meşhurdu ah o beyran Düğünde halayda hoş mutlu seyirlik seyran Delmeyi giydiğim çok güzel bir köydü Baymış Sırıtıp duruyor karşı mahalleden Mapusu çıkarmışlar iyi halden Bi halt yimiş zaar girdiği haneden Bıkmayı sildiğim çok güzel bir köydü Baymış Yavuzun çoçukluğu geçti bağda bahçede Rıfat dedem tarlada ayakları keçede Tandırda sütte kaynar çocuk gözler kepçede Sevgimi derdiğim Sözlük: Zıy; buzda kayma Dal: insan sırtı Zer: sos Hınkır: sümkür Savamam: göndermem Keşik: yardımlaşma Sırıtma: gülme Sırıt: yorgan yapımı Carı: acele Badas: sap, samanlı topraklı buğday taneleri Sırkıt: damlat, sıkmak Ganara: gözü doymayan Hamladım: ilk çalışma sonucu yorgunluk Keseden: kısa yoldan Dimitten: demin Belerdim: öldüm, bittim Bakraç, cingil; yoğurt mayalanan kap Havuktu: yaranın enfeksiyon kapması Katık: ekmeğe peyniri katmak Beledim: bebeğin bezini sarmak Kenger sakızı: bitkisel sakız Yatadur: yatmaya devam et Bulama: üzüm şırasından koyu pekmez Sıkma: yufkaya peynir konup tereyağıyla yağlanan dürüm Kiyadala: kenara cek Duraksız: yaramaz Sınangılı: doğa üstü güç Börtle; biber domates patlıcan ateşte alazlamak Yaşmak: baş yüz göz örtüsü Seyran: gezme, gezinme Avara: boş gezen, çalışmayan Maval: masal, boş sözler Azzık: Tarlada, dağda, bağda çalışanın yiyeceği Davar: koyun, kuzu sürüsü Oba:göçebe topluluğunun konak yeri Kuzine:fırınlı soba Urba:giysi Dulkadir beyliği: Anadoludaki Türkmenlerden kurulu beylik Delme: yelek, cepken