Üniversite yıllarımdan kalan bir anıyı yazmak istedim.
HEMŞERİM
Samatya çarşısı
Küçük bir balıkçı lokantası
Ayni yerde hala faaliyette
Masalar yol üstüne sıralı
Fiyatlar tam öğrenci işi
Aslında okulumuza yakın yer Kumkapı
Orada fiyatlar çok pahalı
Nasıl gitsin oraya iki garip öğrenci
Canımız istedi ya balık yemeyi
Bindik 80 nolu Yedikule otobüsüne
Geldik Samatya’ya burası garibanlar yeri
Oturduk masaya iki üniversiteli
Garsonla hoş geldin muhabbeti
Verirken sipariş olarak istavritleri
Yan masada bizi dinleyen biri
Yaşlı bey yanında sanırım eşi
Dedi bana genç memleket neresi
Efendim Yozgat Boğazlıyan
Ama ben 12 yaşından beri buralı
Sözümü daha bitirmeden
Çekip masasını birleştirdi bizim masaya
Şaşırdık iki arkadaş o an
Bana dönüp başladı konuşmaya
Şivenden anladım
Dedim hanım bu genç bizim oralı
Anlatmaya başladı hayat hikayesini
Beyefendi aslen Kayserili Ermeni
İstanbul’a gelmişler yıllar öncesi
Dedi çok iyi bilirim Boğazlıyanı
Çok yakın Kayseriye
Tanırmısın dedi Terzi Leon’u
Dedim tanırım dükkanı şadırvanın yanı
Gözleri doldu hüzünlendi
Sakinleştikten sonra anlatmaya başladı
Küçüktüm ayin için bazen
Babamla Boğazlıyan’a giderdik
Orda da vardı bir Ermeni Kilisesi
Leon benim akrabam o orda kaldı
Sanırım oda gelecek buraya
Çok özledim Memleketimi
Keşke bırakıp gelmeseydik oraları
Dostluk vardı komşuluk vardı
Kutlardık birbirimizin bayramını
Anlattıkça anlattı hatıraları
Kayseri kalesindeki esnafları
Vefat eden zanaatkar akrabaları
Kimisi kök boya yapımcısı
Kimisi bıçak yapım ve satıcısı
Bir özlemle saydı da saydı
Kalkma vaktine yakın
İç çekerek konuştu
Burada durumum iyi evim Samatya’da
Yine de özlüyorum Memleketim Kayseri’yi
Keşke satmasaydık oradaki evimizi
Bütün hatıralarım orda kaldı
O yaşta daha iyi anlamıştım
Doğduğun topraklardan yok daha iyisi
Veli PAN 03.06.2020
Kayıt Tarihi : 3.6.2020 16:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!