Şimdi bir sonsuzluk alır beni ya götürürmüş
Hazarın kıyısına
Sen doğarmışın düşümde
asyanın
Güneşin iz düşümlerine denk
Bir soluk ayazında
Tutarken ruhumu hoyrat anılarında,
Dokunman nasıl baştan çıkarıcı,
Bu kezzap aşk dokunmamalı sana
Dudaklarının çağrıları cevapsız
Vakitlerden yemin bozumlarıysa
Tutsak kalmalı vitrinsiz zamanların
Kilitsiz yarınlarında
Aşk Sessiz,
Ruh bedensiz
Kilitli bir dehliz
Ve biz,
hiç sebepsiz
Esiriz…
Fermante olmuş bir sevi,hikayesiz
Şimdi,yalınayak…
Sarpa saran bir inatlaşmaya bıraktık hasretimizi
Terk ettik sessizliğe cümlelerimizi,
Adım atmaya mecali kalmamış
Aforoz edilmiş yüreklere emanet bedenlerimiz
Ay, güneş lal artık
Eski balkan rüzgarları yurtları da ağlamaklı,
Kavimler göç yollarından vazgeçeli nice olmuş
Çivisi çıkalı çok olmuş bu aşk hecesinin
Sen ziyan bir avuç sedir gölgesi koynunda,
Ben yitik kendini deniz sanan bir gölün kıyısında
Ben yerimde kalmalı,
Sense o gölgenin en serin kuytusunda…
Göçler devam etmeli
Güneş ve ay doğmalı
Her dönence vakti,
Ve cümleler susmalı…
Ve aşk
Çek git
Beklemiyorum artık seni…
Dilşah Aytekin ÇalımKayıt Tarihi : 7.2.2009 14:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Başarılarınız Devamını dilerim.
Başarılarınız Devamını dilerim.
TÜM YORUMLAR (3)