Bir ağıt yükseldi, karşı evlerden.
Demek bir bedenin, defteri doldu…
El kadar et gibi, doğan devlerden,
Kocaman bir ceset, geride kaldı.
Doğarken başladı bedavacılık,
Yattı, yuvarlandı, rahatı buldu.
Olmaza ağlayıp, hep davacılık,
O günlere haset geride kaldı
Azıcık gelişti “çocuk” dediler.
Çevresi doğruyu hep onda buldu.
Bir tastan üç kaşık çorba yediler,
Kardeşlikten fesat geride kaldı.
Okullar okudu, tembel içinde,
Kendi gibilerle arkadaş oldu,
Sekiz sene diplomanın kıçında;
Emek verdi, ruhsat geride kaldı.
Hayata atıldı, kasaplık yaptı.
Kestiği hayvanlar dağ kadar oldu
Kör bıçak, bedenden ne canlar kaptı,
Bilemeye masat geride kaldı.
Menfaat peşinde geliş gidişler,
Gâh faydalı, gâh-i beyhude oldu.
Serveti zapt için kurulan düşler,
Bağdat’taki hesap geride kaldı.
Bazı rast getirdi, umut bağladı;
Çalıştı bir parça, fayda da buldu;
Eşe, dosta, itimadı sağladı;
İşlerimiz kesat, geride kaldı.
Ömrünü harcadı evlat, toruna;
Üç beş gün keyf sürdü, mutlu da oldu.
Hayata başlarken zoru zoruna,
Kaydettiği rasat geride kaldı.
Ulvi’yem, ”O” kul da Dünya’dan geçti;
Güneş gibi yaktı, gölgede oldu;
Harmanlar kaldırdı, ekinler biçti;
Bir bez aldı, hasat geride kaldı.
17 nisan 2012
Ali Ulvi ŞahinKayıt Tarihi : 9.11.2013 10:43:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!