Yüklü bir taş gibi kuyusuna düştü
içimdeki ormanı tutuşturan bir avuç anı
karanlık suyunu döktüğü yerde gecenin
tasası yokmuş dünün, bilemedim
şahittir dudağımda çatlağını hissettiğim güz
yalan yanlış ömrümde zehrine alıştığım tütünü
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.