Zaman olur yollarına yağmur,kar yağar,
Gün ışımadan, bibi,teyze,ineğin sağar,
Çoban,çona uyanır kırda sürüyü sayar,
Hâl bilmeyenler,halden ne anlasınlar...
Yanar içlerinde ateş,yanar dumansız,
Sürmelidir gözlerin,bal şerbetten dillerin
Özlediğim güneşimsin,güle benzer suretin
Gel arz ı endam buyur,yakin oldu müddetin
Hoş geldin ey! sevgili,has bahçenin bülbülü.
Muhabbetin Kal’ası,misk i amber kokarsın
Sevgi; Bulutlardan boşalan,sel olup aksa
Seven kalpler altında, sırılsıklam ıslansa
Huzur dolsa gönüller, ayrılık hiç olmasa
Gül açsa bahçelerimiz,ebediyen solmasa.
13 Kasım 2008-Ankara
Teneke,tuğladan ahşap yapılar
Kapının önünde küller,çakıllar
Öyle bir yaşam ki,ermez akıllar
Gerçek mutluluktur,gecekondular.
Beton ve demirden örülmüş duvar
Sevdalıdır yiğidi,hem nazlı hem USLUdur
Zemheri AYAZı aman vermez,UZUNdur
ÜNAL larda yanar ateş, haneleri yaslıdır
Ölen ihtiyarlarmı! bak GENÇlerde gidiyor.
Tohum KÜÇÜKtür ama toprak ona köledir
Yargıladım dün gece,geçen ömrümü
Alamadım ki,bir tad,döndüm yönümü
Sanki deniz bir yorgan,örter üstümü
İnilti sanma kopan,bu balıkçı Türküsü
Ney çalar gamlı,gelmez yarin uykusu.
Dağların ortasında, şirin bir belde,
Tarhana çorbası, tüter her evde,
Koyunu, kuzusu, meleşiyor çayırda,
Gönül çeşmesi çağlar,işte O yerde.
Rüzgarı serindir,karı sanki pamuktan,
Bizim oralarda;
Kalır arabalar yollarda,
Bilesin ki, kış bizim oralarda,çekilmez eziyet yüküdür,
Ellerimiz buzdağı,yanağımız pancar olur,incecikten üşütür
Kış,üşütsede kıymetsiz, geçim derdi köz olur yüreklerde
Yolculuk var ümİde.
Yıl beşyüz yetmiş bir, mübarek sene
Işıl, ışıl bir güneş doğdu tepede
Eğilmedi namerde, baş kaldırdı düzene
Ümmetine ağladı, doldu, Muhammed.
Karanlıklar aydınlandı, söndü ateşler
Beklerim selamını,gelmezse yandım
Kurt düşer içime,her akşam üstü
Hasretinden küle,yaprağa döndüm
Kesme selamı sabahı,koyma yüzüstü.
Kar tanesi gelinliğin, giyin öyle gel …
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!