şehrin kayıp yıldızlarını aradık gözlerinde sevgilinin
on yedi yaşın saflığında gün doğumuna sevdalandık bu şehrin
şiirler yazdık denize karşı,türkülerle karşıladık her sabahı
ve aşklarımızı hep bu şehrin sokaklarında haykırdık
ağladık belki saatlerce sevgilinin bir tek sözüne
mutluyduk yine de adım adım her sokağına çiçekler ektik
Hayatın ortasında nişangah olayım
Namlular beni göstersin
Erken düşsün tetikler
Ve ben erken öleyim.
Hain pusuların
Çirkin gürültüsüne inat
Militan türküler bestelendi gecenin orta yerinde
Namlulardan çıkan aykırı notalar
Vuslatın katline ağıt oldu bir zaman
Ve siyah beyaz bir fotoğrafın içinde
Afrika kuraklığı bahtımda hiç umut yeşermezmiş meğer
bahtım değilmiş suçlu kaderim böyle yazılıymış
ömrüme doğacak güneşi boşuna beklermişim meğer
ruhuma karanlıklar için can verilmiş oysa
giden sevgiliye boşyere ağlamışım
benim olmayacakmışki hiç
Belirir ya ufukta gözlerin,
Beynimin her yerinde bin deli çıldırıyor.
Karanlık odaya düşen gölgelerin,
Her biri beni bir yere çağırıyor.
Geceleyin dolunaya çizilen suretin,
Kalbimi kırk yerinden bölüyor.
Yıldızları sökülmüş bir gecede
Karabasanlarda boğulur düşlerim
Zor zamanların iz düşümünde
Müebbete hüküm giymiş gülüşlerim
Uzak bir ihtimal belki sabahlar
hüzün yumağı düşler,saadete hasret bir ömür
yine bir kavga var ufukta, mağlubu yine benim
her mutlu anın intiharında ruhum tekrar ölür
namluların odağında kaldı bütün iyi dileklerim
ey imkansızlıklar içinde en imkansız sevdiğim
Hangi hükmün infazıydı bu anlamsız veda
hangi günahın sabırsız ateşiydi yanan
ellerinle kurduğun o darağacında
ruhumdu öylece cansız sallanan
katlimin fermanına imza oldu sözlerin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!