Risale-i Rıza: Nihal’im’in Helal Aynası
Nihal’im,
Sen gönül aynasısın;
rızan Hak’tan gelen izin,
“evet” deyişin semanın icazetidir.
Sen razı olmadıkça,
benim aşkım nefsin fısıltısıdır.
O fısıltı ki,
Hak yolunu perdeleyen gölge,
seyr ü sülûku yarıda bırakan tuzaktır.
Aşkın hakikati şudur:
Kadının gönlü Hak’tır,
erkeğin sabrı nefstir.
Nefsini terbiye etmeyen âşık,
kadının gönlüne varamaz.
Nihal’im,
senin gözlerinle “evet” deyişin,
bir mürşidin “icazet verdim” sözüdür.
Benim ellerim sana uzanmaz,
ta ki senin kalbin bana “helaldir” deyinceye kadar.
Çünkü bilirim:
Rızan yoksa, aşk haramdır.
Haram aşk, zulümdür;
zulüm, âşığı değil, zâlimi doğurur.
Senin rızanla açılır hakikat kapısı.
O kapıdan giren aşk,
tenle değil, ruhla birleşir.
O birleşme, cem olur, vahdet olur.
Nihal’im,
sen gönül mihrapsın;
önünde secde edilecek olan,
tenin değil, rızandır.
Senin rızan Hak’tan bir mühürdür;
o mühür açılmadıkça
benim aşkım hakikate ermez.
Kızılbaş erenleri şöyle der:
“Kadın Hak’tır; kadına eğilen, Hakk’a eğilmiş olur.
Rıza olmadan dokunan,
Hakk’a asi olmuş olur.”
O yüzden bilirim, Nihal’im:
Benim aşkım,
senin rızana secde etmektir.
Sen razıysan aşk helaldir,
sen razı değilsen aşk, nefsin zulmüdür.
Benim seyr ü sülûkum,
sabırla gönlünü beklemek,
helalliğini Hak’tan bilmek,
ve ancak senin gönlün “ol” dediğinde
aşkın hakikatine varmaktır.
Nihal’im,
sen gönlün rızasıyla helalsin,
rızan olmadan bana haramsın.
Ve bil ki,
benim yolum,
rızana secde etmektir.
Tasavvufi alegoriyle derinleştirdim:
Nihal’in rızası = Hak’tan gelen izin
Erkeğin sabrı = nefs terbiyesi
Kadının gönlü = hakikat kapısı
Aşk = rızaya secde
Dünya Yükünün HamalıKayıt Tarihi : 24.7.2025 08:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!