Sessizliğe gömülüp gitme uzaklara.
Tut ellerimden bırakma tuzaklara.
Terk edip uzaklaşma yalnızlığa beni,
Sen yoksan bir yoldaşım tutsaklara.
Sözlerimin önemi yok ellerim çamur.
Ortam aynı tek değişen şey kişiler
Yürüyorum, hiç durmadan yürüyorum
Gölgem büyüyor ruhum değil bedenim üşüyor
Bilmem neden olduğum yerde görünüyorum
Bu sefer şapkamı yanıma bile almadım
Hani nerelerdesin şimdi göremiyorum
Hayallerimi tek başıma öremiyorum
Sabahlar olmadan yatamıyorum yatağa
Sanırım ben yalnız başıma ölemiyorum
Ben alışığım ayrılıklara ne olacak sanki
Kalk ayağa bak etrafına incele
İnsanların umudu sensin ey çocuk
Analar dua eder sana her gece
Uzun sürecek çetin olan yolculuk
Yoruldun biliyorum ama çaresi yok
Çığ gibi büyüyor dertlerim, üşüyorum
Boşuna mı yaşıyorum acaba bu şehirde
Yavaş yavaş en diplere düşüyorum
Bilmiyorum ne kadar sürüklenirim nehirde
Beni yalnız bırakanlara küsüyorum
Dargınım yarınlara
Dargınım hiç olmadığı kadar
Dargınım sensiz geçen günler bana hep dar
Saksının içinde, toprağı eşeleyince
Toprağın derinlerinde, ince ince
Sönmüş bir lamba, küçük bir kuş kadar
Yağmurlu bir gecede sokakta yürüyordu
Sildi yüzünden damlaları hafiften gülüyordu
Gözlerini yumdu
Kollarını açtı
Haykırdı sonsuzluğa
Yokluk bir yoldaş mıdır yalnızlığa
Ürkütüyor sessizlik
Ve üzüyor sensizlik
Tek başımayım bu hayatta
Ayakta durmak zor
Ve kimsesizlik
Belki bitiştir bu aldığım son soluk
Belki de yeni mecralara yolculuk
Bembeyaz elbise bugün üzerimde
Kurumuş yaprak gibiyim biraz soluk
Son değil bu diyardan yolculuğum
Günlerdir hareketsiz bedenim muattal.
Bizleri kandırıyor kendini bilmez aptal!
Sonunda ulaştınız biraz oldu mueccel.
Sizlerin keyfini mi bekler ulan bu ecel?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!