Gönlüme bir gülbâr düştü ağrıdan
Haykırdım adını tüm semaya ağrıdan
Bir gözü ahuya durdu şu aciz kalbim
Kıyamam bu gülü koparmaya ağrından
Aşamadım dağları ovalarda kaldım
tepeme kadar günah denizine daldım
yıllar geçtide bedenimden ruhum kaldı
hakikati öğrenemeden bedenim kül oldu
Yandım, yandımda küllerim ne oldu
Aşk mı bu biçare kulu kasıp kavuran ?
Hak mı bu canımı alıp tekrar koyan ?
İlham mı ağzımdan kağıda dökülen ?
Kor mu yüreğimin ortasında eriyen ?
Tüm güzellik sanadır, alem-i vahdet hânadır
Yola kurban olan cânlar cânâna selâmdadır
Güzellik senden gelir gören göz senden bilir
Varıma bi haber olan hep boşa selâmdadır
Akıl almaz dönüşünü dünyanın
Baka kalmaz hayran olan dünyanın
Kalem ile çizilmiş gibi güzellikle
Sonu gelmez ölüm ile dünyanın
Nisan'ın en duru zamanları,
Güneş denen küre saçlarından sararmalı,
Yüreğinde dert olarak kalanları,
Müsade et beraber silelim.
Öğrenelim beraber sevmeyi, sevilmeyi,
Bir rüzigar geçti garip akl-ı baharıma
İlim bilmez göz görmez oldu can-ı baharımda
Yer yarıldı gök boyandı hakka giden rahın
Ser verdi sahibi can oldu hal-ü baharımda
Başladı gün,
her hücresi ışığın sana aç,
Geç fani dünyandan, ruhuma geç,
Kopmak bu alemden pek güç,
Düğüm gibi bağladı beni her saç,
Zaman,
Bir elinde ip diğerinde cambazı,
Ne mümkün düşmeden üstünde kalması,
Hayat ile mücadele ölüm ile kavgası,
Bilsende kâr etmez bu alemde havvası.
Ruhunda Olan şeytanı kimse görmesin
Hayatın kahrını görenler ödülü haktan beklesin
İki Cihan'ın başından sonuna
Cennet olsa yarsız mecnun neylesin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!