Eskiden Çerçiler gelir köye
İğde var, harnup var diye...
Köyün içinde nara atardı.
Çorap eskisine, yüne, palaya,
Kırık leblebi satardı.
Her evde baca tüter ama...
Hafıza zayıfsa, söz yok hafıza,
Makam, mevki hoş geliyor nefise.
Bir çerez parası da bizim nüfusa,
Bütçeniz açık mı veriyor yoksa?
Hani makam araçları lüks diyenler?
Başaran'la Go Yayha
Eski bir Granada'ya
Yüklerler saat ile kürkü...
Araba eski, ehliyet yok!
Yollarda eziyet çok
Edirne gümrüğünde kalırlar
Dön de bir bak aynaya
Eller çift, ayaklar çift
Üstünde, parmaklar çift
Parmakta tırnaklar çift
Yanak ile yüz çift
Kaş ile göz çift
Bir sor bunlar kim diye?
Nurlu dedin,nursuz çıktı.
Gönderdiğin Silivri'ye
Paşa girdi, hırsız çıktı.
Uzaktaki kıtalardan
Biz oyuna alınmadığımızda...
Böyle bir kenarda otururduk.
Senin oyunun farklı...
Sen hangi oyundan atıldın çocuk?
Bakışların ne anlatıyor?
Bize anlat çocuk,
İnsanlar yaşasın özgür,
'Fikri hür, düşüncesi hür.'
Suç olmasın, her fikir,
Zulmetme sen, yurttaşına.
Gelen yerse, giden yerse,
Yarin dağal bürgün desem
Ağşamleyin çıh gel desem
Lafı çoh bulandırmasam
Dediğim anlaşılma mı?
Bu oğôn kimden geldi?
Beyhude yoruldum, hep veresiye,
Şu garip halimi gel de gör diye.
Halimi arzettim, derman ver diye,
Ben çare ararken, bir kaçış gelir.
Köprüler yaparım, kul geçsin diye.
İçimizde büyük yara,
Yaramızı kimler sara.
Kimse kalmasın kusura,
Genç işsizler sıra sıra...
Ya dost ya dost.
Yorum ve eleştirilerinizi bekliyorum. Selam ve dua ile...