Gururlanma taze baharım diye,
Zaman gelir yaprak dökersin gönül.
Rabbim vermiş türlü, türlü hediye,
Nankör”müsün? dudak bükersin gönül!
Havası nükhet-i can bulur canda,
Büyüler zülfünün teli o anda.
Aşk-ı muhabbeti bulur cihanda,
Maşuku meşk-ile yakarsın gönül!
O taze dalların, kırılır bir gün,
Solar çiçeklerin, dürülür bir gün.
Çağlayan yüreğin, durulur bir gün,
Yorulur bedenin çökersin gönül!
Bu hayatın yükü omzuna biner,
Simsiyah saçların beyaza döner.
Puslanır gözlerin ışığın söner,
Gün gelir tahtını yıkarsın gönül!
Gençliğin elinden gitmez mi sandın?
Dünyanın yalancı yüzüne kandın.
Hercai dolandın her dala kondun,
Elbet ettiğini çekersin gönül!
Bülbüldüm feryadım, güle götürdün,
Gülün dikenini öze batırdın.
Güzel çirkin derken, ömrü bitirdin,
Şimdi uzaklardan bakarsın gönül!
Sonbahar rüzgârı eser serinden,
Bir kemanın sesi gelir derinden.
Hüzzamın faslından yâr kederinden,
Yaş olup gözümden akarsın gönül!
—————————//-//———————
Silinir aynada raks eden aksin.
Ömrüme kederi ekersin gönül!
…..Meryem Keskin…….
…..13.03.2025……..
…..6+5.11.hece……
Kayıt Tarihi : 8.4.2025 23:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!