Ana'yı baba'yı koyup sıla'da,
Ekmek davasına düştük yollara,
Boyun eğdik kıymet bilmez kullara,
Gurbet'te gurbetçi' olduk neyleyim.
Hastet kaldım çakmak dağı' toprağına taşına,
Senden ayrılalı bilsen' neler geldi başıma,
Hatıralar damla damla karıştı gözyaşıma,
Gurbet'te gurbetçi olduk neyleyim.
Ne abdal söndürür ne yeşilırmak,
Bu nasıl özlemdir bu nasıl yanmak,
Canımdan can aldı sizden ayrılmak,
Gurbet'te gurbetçi' olduk neyleyim.
Gah hasırda yattım gah çulda yattım,
Ayrılık denilen ummana battım, Yar Ayrı tükendi ben ayrı bittim, Gurbet'te gurbetçi oldum Neyleyim.
Elin gözü doymaz bizim karnımız,
Ne mülkümüz oldu nede malımız,
Gülmesek'te şükür' açık alnımız,
Gurbet'te gurbetçi' olduk neyleyim.
Helal dairesinden çıkaramam başımı,
Haram ile kirletemem ekmeğimi aşımı,
Haktan gayrı bir şey için dökemem gözyaşımı,
Gurbet'te gurbetçi' olduk neyleyim.
Ne sıla'ya doyduk ne yuvamıza,
Set oldu karlı dağlar yâr ile aramıza,
Hasret tuz biber serpti kanayan yaramıza,
Gurbet'te gurbetçi' olduk neyleyim.
Ben rahmetli anamın kınalı kuzusuyum,
Babamın göz bebeği' yârin son arzusuyum,
Kader gülmedi bize' bu yolun yolcusuyum,
Gurbette gurbetçi' olduk Neyleyim.
FEVZİ EMİR YILMAZ
Kayıt Tarihi : 13.5.2025 23:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!