Zalim gurbet senden bıktım, usandım,
Hazan oldun gülümü soldurdun gurbet,
Sıla hasretiyle tutuştum, yandım,
Yaktın yüreğimi, köz ettin gurbet.
Koyun, kuzu otlatırdık dağlarda,
Oyunlar oynardık, hep harmanlarda,
Gezip, dolaşırdık hergün kırlarda,
Beni altın kafese kapattın gurbet
Yaz gelince yaylalara çıkardık,
Süt kaynatmak için soba yakardık,
Bar tutardık hemde güler oynardık
Yıktın gönül sarayımı, ağlattın gurbet.
Peynir eritirdik, ekmek banardık,
Buz gibi suları içer kanardık,
Geceleyin evde kandil yakardık,
Fitil gibi yaktın, tükettin gurbet.
Çayırları tırpan ile biçerdik,
Gözelerden ab-ı hayat içerdik,
Komşular toplanır sohbet ederdik,
Şakıyan bülbülü lal ettin gurbet.
Tezek yapmak için basma dökerdik,
Tarlalara arpa, buğda ekerdik,
Öküz ile tahıl, saman çekerdik,
Rüzgarınla beni savurdun gurbet,
Gurbet ayırıyor sevgilileri,
Unutamam köyde geçen günleri,
Doğup, büyüdüğüm bizim evleri,
Yaşatırım hayel, düşümde gurbet.
Kayıt Tarihi : 8.1.2008 22:38:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!