Geceye vardım, sensiz, kederli,
Güneş gitti, ay çıktı, hüzünli.
Uyku direniyor karanlığa,
Kabus gibi düştün fikrime.
Sesinle uyandım, yağmur oldun,
Düştün ince ince günüme.
Bilir miydim zulmünle geleceğini,
Ölüm gibi çağırır mıydım seni?
Huzur vermeyecek isen eğer,
Niçin gelirsin yürek yerine?
Sensiz cehennem var elbet,
Ben istemedikten sonra,
Ne dirime ne de ölümde
Yeri kalmadı gönlümün.
Kayıt Tarihi : 8.8.2022 01:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiirin hikayesi, derin bir kaybın ve onsuzluğun yarattığı ruhsal sancı üzerine kuruludur. Şair, sevdiği kişiyi yanında hissetmeden geçirdiği gecenin karanlığında kendini yalnız ve kederli bulur. Sevdiğinin hayatında yokluğu, güneşin batması gibi bir karanlık getirir; ayın soğuk ışığı altında yalnızlık daha da belirginleşir. Uykuya direnmek, yani huzur bulamamak, zihninde kabuslar gibi dolaşan sevgi ve acı dolu anılarla doludur. Sevdiğinin sesi bir yandan teselli gibi gelirken, diğer yandan da içini daha fazla yaralar. Bu ses, yağmurun ince ince yağması gibi, şairin ruhuna işler. Şair, sevdiğinin getireceği acıyı önceden bilseydi belki de onu çağırmazdı; çünkü sevgi bazen huzur değil, sancı ve yıkım da getirebilir. Sonunda, sevdiğinin yokluğunda hem hayatın hem de ölümün anlamsızlaştığı, gönlünde artık ona ait hiçbir yer kalmadığı duygusuna varır, aşkın ve kaybın iç içe geçtiği, sevginin bazen mutluluk değil, derin bir ızdırap olduğunu anlatır. Bu şiir, kaybetmenin ve sensizliğin yarattığı boşlukta yaşanan varoluşsal yalnızlığı ve içsel mücadeleyi dile getirir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!