Bülbül gibi gülü ararsan,
Gülün içinde yanan yunus olursun.
Yunus olup deryalara dalarsın…
Balığın karnında aşkı bulursun.
Yakamazlar ki gülü nemrutlarda kudurur!
O isterse ateşi gülle söndürür…
Dostuna nar içinde gül sundurur.
İbrahim’e gül bahçesinde gül buldurur.
Yakup’un gözleri, gülü özlerdi,
Hasretinden, gözyaşları dökerdi.
Her gece rabbinden gülü dilerdi,
Yusuf da bilirdi gülü, ama gizlerdi…
Onunda içinde saklı bir gül derdi.
Oda koyun güden bir peygamberdi.
Ümmetinden olmayı Hak’tan dilerdi.
Musa’da Tur dağında gül deyip erdi.
Mucize doğumla başlamıştı milat,
Gülün müjdecisi son babasız evlat.
Odun yontardı nefsine inat…
İsa’nın da sırrı gülde saklı kat kat…
Gülün özü terinden gelir kokusu nurundan
Yalnız Aliye verdi bir parça sırrından.
Senin sünnetin varsa kim korkar tagutdan
Güllerin gülü uzat elini makam-ı Mahmud’tan
Sultanlar sultanısın nara bile rahmet salan
Yeter ki terinden nasip olsun bir iki damlan
Yedi cehennem kudursun! Olsun karşımda kalkan.
Gül kokuna teslim olur kalmaz ki asi kalan….
Kayıt Tarihi : 8.5.2013 19:52:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)