Kadının çığlığı yükselir
Gecenin içinden
Sancıları tutmuş
Doğuracak
Çıkacak bir beden
Bedeninin içinden
Ateşi bastı
Karşı dağa inerken
Batan güneşin
Kızıla çaldı gök
Göz pınarları kan doldu
Bırak düşünmeyi
Ne yoksul ve sefil
Dengesizliğini
Dünyanın,
Ne soğuğunu
Rüzgarların.
gün olur geliverir apansız
çıkıp düşlerinden,
fırtınalara çevirir esintilerini
şimşekleri aydınlatır
yüreğini sonbaharın
Geceleyin,
Başlar isyanı
Göz kapaklarımın...
Kavuşmak istemez
Birbirine.....
Rüyalarıma gelirsin diye...
Barba’nın meyhanesinde
Sevda şarkıları söyler
Hanendeler…
Damla damla birikir
Gurbet acısı…
Bir dilim peynirle hayalin
Yemyeşil saçlarını
Sarartıp
Dökünce ağaçlar
Daldaki son yaprak sen ol,
Bekle…
Sen de gidersen
Ne kalır
Bu kentten geriye
Kim kalır
Bu sokaklarda,
Kim yürür
Her şiirimde bir ayrılık var
Her mısramda bir yitirilmişlik,
Her hecem hüznü vurguluyor
Sen ve ben diye başliyorum,
Ama
Her şey benle bitiyor.......
Gülseren Onay, son dönem edebiyatımızın km. taşlarından birisidir.Daha da olgun meyveler vereceği aşikardır.Yolları açık olsun kendilerinin.