Gruplarınızı Görmek İçin Üye Girişi Yapın
Ah yokluğuyla saadete eremediğim,
gülüşümün sebebi!
Ne kurumuş pınarlar ne de
Ağarmış ferim, yanıltmasın seni.
Hani, eskiden olduğu gibi,
şafak vakti,
penceremde bir kuş tıkırtısı olup, çat kapı,
zuhur etsen içeri.
Ya da
Karaya çalmışken denizin sinesi
Yakamoz olup düşsen aysız geceme
Beyaz kanatlı kuşlar misali
İster mevsim figan olsun, hiç fark etmez,
Salıveririm salkım söğüt esintine,
Yüreğimin, dilime yasak ettiklerini
Aşk derim / Yine aşk / İlla ki aşk
Yani
Şiire durur penceremde
Hesabını kitabını tutamaığım tüm cetvellerim.
Sonra
Aşkı hayat diye resmeylerim
ayın tutulmuş yüzüne
bende yarattığın halleri
Solmak nedir bilmeden
Deviririm tüm mevsimleri
Ah bir Gelsen, gelebilsen!
Ölümden sonra, dönmeyeceğimi bilsem de, dünyaya geri,
Kader çizgimize bir daha ayrılık düşmesin diye değiştirirdim,
buseli nefesimle, yıldızların yerlerini
Ama yoksun.
Bir esintidir şimdi perdemde
Derleyemediğim düşlerim
Gözbebeklerimden ışığın düşmedikten sonra içeri,
Dem dediğin, sensiz ne ki?
Sana ulaşabilmek için gittiğim
tüm tepelerin
uçurumlarından düşmekteyim.
Ah Umut
Görmüyor musun çaresizliğimi?
Anla da, gel.
Hadi!
