Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bizler öyle kötü idareler ve idareciler gördük ki, bu onların yanında ehven-i şer sayılır Nihat bey. 1961 doğumlu olduğunuza göre o berbat mı berbat dönemleri yani kanın gövdeyi götürdüğü ve ülkenin 70 cent'e muhtaç olduğu o yokluk ve kıtlık dönemlerini sizin de görmüş olmanız lazım ama ne hikmetse onları sanki hiç yaşamamış gibi davranıyorsunuz. Biz de Ömer el-Faruk (r.a) dönemleri gibi çok güzel bir dönemi arzuluyoruz ama, bizler ashab-ı kiram gibi muhterem ve mübarek olamadığımız için, içimizden Ömer gibi adil yöneticiler çıkarımıyoruz. Yani, atalarımızın dediği gibi "KOYUNUN OLMADIĞI YERDE, KEÇİYE ABDURRAHMAN ÇELEBİ DİYORUZ."
Hayırlı çalışmalar.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta