Bir beyaz tuval, bir kara kalem
İçimde yeşeren masmavi hayalim
Boyamak istiyorum okyanus düşlerini
Bir mehtabı doğuran gülüşlerini
Ara ara hüzünlü yağışlarını
Sonra rengarenk gök kuşağını
Çizmek istiyorum, Güneşten saçlarına
Geceyi boyuyorum, simsiyah
Kan kırmızı boynu bükük laleler
Karanlığa dökülürken yıldızdan meşaleler
Kor bir sevda damlıyor ortasına sayfamın
Bir gurup vaktine sürgün etme beni
Değince yüreğim, gök yüklü yüreğine
İçimde çiçeklendi ateşi menekşeler
Döküldü parmaklarımdan alevden şelaleler
Sen ki tenhaların en sessiz çığlığı
Sen ki kelebeklerin kıskandığı
Seninle bir huzur düşlüyorum yarına
Bir sevda çiviledim gönlümün duvarına
Ne günbatımı güzel bu kadar, ne şafak
Ne mehtaplı bir gecede dolunay
Ne fecirde ucunda yağmur ışıldayan yaprak
Bir kara kalemle ne yapılabilir ki
Hiç dokunmadan
Ne maviliğini yazabildim sözlerinin
Ne zeytin renkli bakışlarını gözlerinin
Billur bir sevdaya sığınan yüreğimin
Berrak beyazlığını masum kalbinin
Abdurrahman KIRIKÇI
Ağustos / 2018
Kayıt Tarihi : 17.8.2018 10:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!