Gölgesiz Yolculuk Şiiri - Mehmet Bildir

Mehmet Bildir
198

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Gölgesiz Yolculuk

Gölgesiz Yolculuk

Bir sabah uyandım, nefesim ciğerime hançer gibi saplandı.
Kendi gölgemden bile yorulduğumu hissettim.
Sokaklar, yüzleri taş gibi donmuş insanlarla doluydu,
yanımda duranların gözlerinde ihanetin yansımasını gördüm.
Beni gören yoktu, beni duyan yoktu,
ben sadece içimde sessizce ağlayan çocuğun gözyaşını biliyordum.

Her adımım bir enkaza çıkıyordu.
Uçurum kenarlarını süsledim kaç defa,
düşmek mi kolaydı, yoksa yürümek mi bilmiyorum.
Gözlerim duvarlara, aynalara, sulara çarptı,
her yer bana kendi yaramı geri gösterdi.
Ve ben, nefes almak bile istemeyen
gölgemi darağacına göndermiş bir adamdım.

Geceler uzun, sabahlar yabancıydı.
Vicdanımı kanatan ellerden,
suskunluğa gömülmekten yoruldum.
Kaldırımlar adımlarımı unuttu,
yollar bana hiç varılmayan bir menzil sundu.
Her köşe başında bir iz bıraktım,
ama o izler bana dönmeyi değil, kaybolmayı öğretti.

Bir kahve fincanı kaldı masamda, yarım.
Dudak izi silik, hatırası derin.
Aynalar bana başka yüzler gösterdi,
tanımadım, tanımak istemedim.
Çünkü tanıdık olan her şey,
bir gün mutlaka ihanetin rengine boyanıyordu.

Beklemekle geçti zaman;
trenler geldi geçti,
ben hep peronda kaldım.
Kalkmak için sebep aradım,
ama ellerim cebimde unutulmuş düğmelerden başka bir şey tutmadı.
Düğmeler söküldü, dikişler söküldü,
ben de söküldüm, sessizce.

Her yara bir harf oldu,
her harf sessiz bir hikâye anlattı.
Yorulmuştum, taşınamaz bir ağırlık gibi,
ama içimdeki sessizlik bir kapı araladı.
Gölgem geri gelmedi,
ama ben artık kendi ışığımı arayabiliyordum.

Ve o anda fark ettim:
Yok olmak bir bitiş değildir.
Yokluk, insanın kendi karanlığında yüzleştiği,
her kırık parçasını topladığı ve yeniden ördüğü bir yolculuktur.

Gölgesiz bir adam olarak durdum;
içimdeki sessizlik beni sarmaladı,
ama korkutmadı.
Her acı, her ihanet, artık beni tanımlamıyordu.
Bedenim yorulmuş olabilir,
ama ruhum derinleşmişti.

Kendi içime döndüğümde fark ettim ki,
karanlığın ortasında bir ışık vardı.
O ışık, yalnızca umut değildi;
hatıraların, kayıpların ve sessizliğin toplamıydı.
O ışık, insana yeniden başlamanın cesaretini verir.

Artık adımlarımı izleyen gölgem yoktu;
ama ben kendi ışığımı taşımayı öğrendim.
Sessizlik bir öğretmendi ve ben dersimi aldım.
Bütün kırgınlıklar, bütün yalnızlıklar
ve bütün yıkımlar, içimde bir güç ve huzur yarattı.

Gölgesiz yolculuğum, varlığımı hissetmenin ve
kendimi yeniden inşa etmenin hikâyesi oldu.
Artık sadece nefes almak yeterli değildi;
yaşamak, hissetmek ve yol almaktı önemli olan.
En derin acılar bile,
zamanla ışığa dönüşebilir.
Ve ben, kendi ışığımda yürüyerek,
gölgesiz ama güçlü bir adam oldum.

Mehmet bildir
12.09.2025

Mehmet Bildir
Kayıt Tarihi : 12.9.2025 23:56:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!