Göz kamaştırır vitrinler, ama içi boştur çoğunun,
Gülüşler ezberlenmiş, selamlar hesaplı.
Bir gül verilir, ardından diken saklanır,
Gerçek sanırsın, meğer bir gösteridir yapılan.
Her şey yerli yerinde gibi görünür uzaktan,
Ama yaklaşınca dökülür boyası duvarların.
Sevgi süslenmiş bir paket, çıkar uğruna,
Ve sadakat, sadece sözlükte yaşar artık.
Gündüzleri parlayan yüzler,
Geceleri maskesini indirir usulca.
Ne gece gecedir, ne gündüz aydınlık,
Zaman bile kandırır, dönüp dururken boşuna.
Bir dostluk başlar kahkahayla,
Ama çıkar girince sessizlik olur final.
İnsan en çok sevdiğinden yer darbeyi,
Ve en çok da tanıdığını sandığından yanılır.
Her şey bir oyuna benziyor sahnesi bol,
Perde kapanınca kimse kimseyi tanımaz.
Kahraman da değişir, hain de,
Senaryo hep aynı: kazanan yalan, kaybeden hakikat.
Bir bardak çayın dumanı kadar geçici,
Bir bakışta yakalanan, ama bir ömür yitirilen.
Sözler yaldızlı, kalpler boş,
Ve her yolun sonunda tekrar başa dönersin.
Uğruna savaşılan ne varsa,
Bir gün değersizleşir avuçta kalan.
Ne mal kalır, ne mülk;
Sonunda sadece vicdanına misafir kalırsın.
Bu hayat, bir pazarda kurulmuş sahte tezgâh,
Her şeyin fiyatı var ama değeri yok.
Ve en çok da kalbini koyduğunda anlarsın,
Paranın değil, gözyaşının bile boşa aktığını.
Kayıt Tarihi : 23.7.2025 17:27:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!