GİT
Yüreğini alarak çek git bu şehirden
Ağlayışlar benim olsun kahkahaların senin
Hüküm sürmeyen aşkın çık artık minvalinden
Acılar benim olsun, mutlulukların senin
Oysaki bakışların kalbimi titretirdi.
Büyük bir hengâmeye beni atıverirdi.
Ne kadar da utansam hiç elimde olmadan
Sana bakıverirdim kendimi tutamadan.
İşte o sıralarda sen içimde yer tuttun.
Eriyen bir mum gibi sadece beni avuttun.
Böyle bir saltanatı zannımca tutmalıydın.
Kâbe’ni viran edip, böyle yıkmamalıydın.
Ama kader utansın sen hep başkasındaydın.
Başkasıyla birlikte her zaman baş başaydın.
Çıktığın yemekleri saysam hiç bitiremem.
En mahrem günlerini, kendime yediremem.
Bilirim ki senin adın başka bir istasyonda.
Öpücüklerin ise bir ayyaşın dudağında
Böylesi hergeleye bir öpücük konar mı..?
Gül denilen bir çiçek böylesine yanar mı..?
Artık bakıyorum da sevişlerin meyhanede.
Meze olmuş masaya , gözlerin teranede.
Kadim saydığım aşkı böylesine aldatıp.
Bir elmasın yerine cam parçasını alıp.
Hangi çarşı pazarda satmayı yeğliyorsun.
Yoksa kuşçu pazarında keklik mi avlıyorsun.
Bu kışın ayazında geri dönüşüm olmaz.
Yazının sıcağı da artık beni ısıtmaz.
Şimdi sen gitmelisin bu şehirden artık.
Ne bir gülüş bırakarak nede ufak bir artık.
Yüreğini alarak çek git bu şehirden
Ağlayışlar benim olsun kahkahaların senin.
Hüküm sürmeyen aşkın çık artık minvalinden
Acılar benim olsun, mutlulukların senin.
Mirza Yıldırim
Kayıt Tarihi : 14.3.2018 20:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!