Ufuk da dolaşan hortum girdabına girdim gene,
Söküp aldı seni yüreğimden, yaralandım gene
Toz duman oldu can bedenim paralandım gene
Tüm bedenimi sardı, sonra da ağladım be gülüm
Savrulan küllerle paramparça, en güzel hayallerim…
Gerçek sandığın yalandır, gerçek nedir ki? gülüm
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan